Kemençeler vurdular yine kendilerini
Dağlara, taşlara.
Pervane olam, kul olam kapında.
Kız vurgunum anlasana.
Kaçalım gel bizim dağlara
Baş üstünde taç o ipek saçlara
Giymediğin şal geniş omuzlara
Islanmadığın yağmur
Yeşerdiğin toprağa.
Kelebekler kanat çırpar Zigana’dan Çoruh’a
Su sızar söğütlere, yalın ayak baş aşağa
Yaylı gözeler yanık bizim Kaçkarlara.
Gel demedim mi sana?
Gül kokunun sindiği kentlerden bu yana.
Şehrinde ne bir eksik ne bir fazla.
Yaylı gözeler yanık bizim kızlara.
Pervane olam kız senin ayaklara.
Kaçalım gel naz etme
Derya, deniz bizim oralara.
Baş üstünde taç,
Giymediğin şal,
Islanmadığın yağmur,
Şehrini saran sis gibi ağır
Çöküp kalayım kapında.
Yaylı gözeler vurgun o ipek saçlara.
Gül kokan tenine, davetkar dudaklara.
Bırak vursun kemençeler kendilerini
Dağlara taşlara.
Kaçalım gel naz etme
Derya, deniz bizim oralara.
Kayıt Tarihi : 2.3.2019 16:02:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hakan Gezik](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/03/02/yayli-goze-kemence.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!