Yayladağının ne zengin dili var.
Kızlara KELE derler bizi orada.
Serin serin esen çam yeli var.
Erkeklere BİRE derler bizim orada.
Harama uzatma çek elini.
Yalanı söyleme tut dilini.
Adam azarlarken güççük dölünü,
AKÜRÜT derler bizim orada.
Yaşsa oturma taşlara,
Odunsuz girme kışlara.
İnce uzun örülen saçlara.
BELİK derler bizim orada.
Satıl düşmüş kısnığa,
Nakış yaparlar yastığa.
Düğünde, nişanda çalınan alkışa.
ÇİPLEK derler bizim orada.
Girersen eğer virajlı yola,
Durmadan dönersin sağa sola.
Kulakları kısa olan oğlağa,
ÇOMU derler bizim orada.
Bostanın ufağı irisi var ya,
Yazın çobanlar sulağa iner ya,
Pinti gezen avrada var ya,
ULUK derler bizim orada.
Mitaken yakışmış köşeye
Katrembiz derler koca şişeye.
İyi yerleştirilmeyen her şeye.
HALLETİ derler bizim orada.
Doyum olmaz tatlı söze,
Siyah sürme yakışır ela göze,
Eh sen bilirsin denilen söze,
ISTIFILOL derler bizim orada.
Ozan KALKANIM yazı yazana,
Ahım tutsun araları bozana.
Ekmek için köy köy gezene,
ÇERÇİ derler bizim orada.
(8 Mart 2005)
Muzaffer KalkanKayıt Tarihi : 22.4.2007 16:50:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Muzaffer Kalkan](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/04/22/yayladaglica.jpg)
Selamlar.
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ
TÜM YORUMLAR (2)