daha dün demlenmemişti aksayan ayağımda,
yoksulluk hükmünü kollarımda sürerken,
deniz henüz ayrılmıştı nehirden,
üzgündü hissediyordum dalgalarında ki yalansı maviliği,
nazikçe okşadı ayağımı,
çekip giderken ardından uykuyla bulanıklık arası seni gördüm rıhtımda...
uzakta kalan bir kışın ardından,
susuz bebekler ölüme gidiyorlar,
babaları arkalarından-ne kadar uzak olsa da- içiyor sağlıklarına,
sözlerinde farklı geçmişlerin bedeli bozuk para kırıntıları,
mezesi; saflığın beyazında peynir, -ilk çocuktan kalma-
karanlığın içinde su-daha nice çocuklara-
adam başı beş ayrılıktan,
üç müebbet ediyorsun ben de,
hep hatırladığım gibi kal bu gece yanımda,
sabaha kadar yine bende büyü,
geçmiş aralansın yüzümdeki dikiş izlerinde,
yıktığın her gelecek için bir ömür borçlusun bana,
neylesinler ki senden büyük aşkı,
azla yetinir onlar,
sen öldükten sonra sevmenin ne anlamı var,
yine de yaşar onlar,
taşında mezarınım üstümde kalıntı şiirler,
duymadan biter bu şehirde geceler,
oysa ben seni bir kaç gün evvel öldürmüştüm,
küvette boylu boyunca yatıyordun,
saçlarında korkudan delicesine ağlayan,
üç yıl önceki dudak izlerim,
gözlerinde aynı hain umutsuzluk,
buz kesmişti tenin,
09: 30
çaresiz,
yorgun,
her günün farklı bir hikayesiyiz,
n yazan belli,
n okuyan,
açmadığın mektuplarda biriktim,
telefon icat olalı beri,
sence azrail bir melek miydi,
hatırlamıyorum,
üzgünüm,
zaten benim olanı almaya gönderdiğim için onu...
açmadığın mektuplarda biriktim,
telefon icat olalı beri,
sence azrail bir melek miydi,
hatırlamıyorum,
üzgünüm,
zaten benim olanı almaya gönderdiğim için onu...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!