Bana soruyorsun,derdin ne diye.
Hasretle yaşamak,zordur be usta!
Yaşım artık kırkı,aşt aşıyor.
İçimde ümidim,bitti be usta!
İsyan değil ama,yükü çok ağır.
Bayram günlerinde,yanıyor bağır.
Geçmişten bu güne,elde aaaah kalır.
Yalnızlık,zoruma gider be usta!
Akşam olur,ruhum karalar bağlar.
Yüzüm güler ama,içim kan ağlar.
Yakar bu hasretim,derinden yakar.
Bu evlat acısı,zordur be usta!
Bakarsın ellere,kucaklar dolu.
Ararsın kendine,bir çıkış yolu.
El uzatmaz sana,bir Adem oğlu.
Çaresiz yaşamak,zordur be usta!
Toplumlar içinde,yalnız kalırsın.
Gizli köşelerde,sessiz ağlarsın.
Uçan kuştan bile,medet umarsın.
Boynu bükük kalmak,zordur be usta!
Bana soruyorsun,derdin ne diye.
Eller koyacaktır,beni kabire.
Hasret yüreğimde,her gün ha bire.
Alev alev yanmak,zordur be usta!
Muradım gözümde,kaldı ne çare.
Yavru hasretiyle,geldim bu hale.
Elim yağda balda,olsada bile.
Hayallerim yerde,yeksen be usta!
Her gece rüyada,yaşarım onu.
Aaah çektim ardından,bir ömür boyu.
Yüreğim hasretle,özlemle dolu.
Boş beşiğe bakmak,zordur be usta!
Elbet bir imtihan,etmem etmem itiraz.
Gönül işte,laftan sözden anlamaz.
Bir bebek görünce,yürek dayanmaz.
Ele özenmesi,zordur be usta!
Yalandan teselli,veren çok olur.
Yardım isteyince,dost düşman olur.
Gün gelir Sedat’ta,bir toprak olur.
Bunları düşünmek,çok zor be usta!
Kayıt Tarihi : 8.2.2016 18:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!