yavru ceylan gibi kaç AR bıraktı yüzünü kollarının arasına,
seke seke geçilmez yanardağların kusmasından,
can,bakışınla dost olmadan sıktı ellerini......
mühürlendi parmakların da damlasına kan akıttın,
siyah bir poster gibi asıldı gözlerine pişmanlık,
göremezsin,
kapalı ışıklar artık demlerinde sevdanın son olan.....
devrik olan cümlelerim değil sadece,
paslı yüreğimde asırlık sandığım çınarlar eğrilmiş,
eskiyim ben,
eskirim AŞK yolunun kırmızı tabelasında solmuş gibi.....
dal kırıldığında affetmeye mecali kalmaz rüzgarı,
düşen parçalar kendini gömer toprağa,
eşeleme,
deşme canın kırıklarında sessiz kalsın sevdalar......
kendine yakışanı yapman uymaz bedeline adaletin,
terazi koymadan yüreğine,eşitle gözlerini kirpiklerime.....
gülü seven dikenine katlanmıyor,
batan sevgilerin yürekte açtığı yaralar kapanıyor,
değişti alem de kalem de mürekkeplerin bir değeri yok artık....
bütün gece uğraştım da bir türlü düşmedin düşüme,
bulutları boyasam sarıya kırmızı akar mı gözyaşlarım ?
yaşım gibi her yıl değişmez AŞK'ım,
kalbime bir mum daha eklemem yanacağını bile bile,
bu sefer üfleyerek yemem lazım sevgiyi.......
dün gece de seni düşünmedim,
geçmiş günler bürünmüş karanlığa,
açmadım kör lambalarını sevdanın.......
hangi okyanus temizler yüreğindeki arsızlığı,
bu şarkıların bitmeyen imkansızlığında çek sevgini,
tüyler çoktan ürperdi bu korku filminde akılların alamadığı......
hayaletin canisi,hayatımın canısı olamaz
yerden ayakları kesilmiş yüreklerin beyaz çarşaflar içindeki dansı,
ceylan bakışlarında göstermez dilini yılanlar gibi,
hayal ettin,
olmadı......
köpükten yaratılmaz AŞK,
köpükler dağılır,
balonlar uçar,
su bile buharlaşır fazla yanınca,
kaya gibi ol da hangi yürek vurursa kendi parçalansın karşında...
Kayıt Tarihi : 16.3.2018 23:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!