Doğdu güneş misali, geldi Mehmet Akif’im
Yatağına sığmayan seldi Mehmet Akif’im
Düşünürdü, şairdi; baytardı, muallimdi
Vefalıydı dostları, düşmanları zalimdi
Karanlıklar üstüne bir güneş gibi doğdu
‘Korkma’ dedi millete, korku hissini boğdu
Güllere sevdalıydı, gonca gül veren bağdı
Söz konusu vatansa yüreği yanardağdı
Bir elinde ak kalem, öbür elinde Kur’an
Millet için koşturdu, rahat etmedi bir an
Serdengeçti misali cephelerde savaştı
İslam ümmeti için nice engeller aştı
Zifirî gecelerde yolumuz(d) a ışıktı
O Mecnûnlar misali, vatanına âşıktı
Hakikatin şulesi, Hakk’a sadık bir kuldu
Mütevazı hayatı topyekûn bir okuldu
Kırdı metanetiyle esaret zincirini
İmanla arındırdı yüreklerin kirini
İnsanlığın vicdanı, şahlandırdı milleti
Gönüllerde muhabbet, imanıydı serveti
Bu yurdun Mecnun’uydu, Leyla’sıydı bu vatan
Akif’ten haz almaz ki mukaddesatı satan…
Hakk dışında hiçbir güç eğemedi başını
Vatan millet aşkıyla akıttı gözyaşını
Gözü yoktu mal mülkte, onurdu sermayesi
Dik başının tacıydı Müslümanlık payesi
Çanakkale, Akif’in alperenler otağı
Serdengeçtiler yurdu, kahramanlar yatağı
Can buldu kaleminde Çanakkale mahşeri
Hakk’ın nurlu yoluna davet etti beşeri
Gönüllere yazdırdı o şerefli adını
Safahat’ta resmetti ilahî maksadını
Üç bucuk nazma gömdü ömür sermayesini
Her şeyden üstün tuttu insanlık payesini
Sildi mısralarıyla yüreklerin pasını
Miras bıraktı bize şiirin en hasını
Hissiyatın gözesi, Safahat’ı ak pınar
Yokluğu ateşte köz, gönül hasretle yanar
Gömdü acılarını toprağın harimine
Istıraplar karıştı efkârının demine
O aydınlık yolunda yürür Asım’ın nesli…
Seni kutlu yol başçı görür Asım’ın nesli…
Kardelendin kış vakti, bahar geldi gül açtın
İdrake düşen ışık, başlarımızda taçtın
Zalimin karşısında çelikten duvardın sen
Mazlumların yanında gece gündüz vardın sen
İman mürekkebini doldurunca kaleme
Dağıldı karanlıklar, ışık saçtın âleme
Düşmanların topları ateş kustu, kudurdu
Taceddin Dergâhı’nda sözler kıyama durdu
Hakk için çarpar yürek, inletir yeri, arşı
Kadın-erkek, genç-yaşlı okur İstiklal Marşı
Senden gençlere kaldı Safahat kutlu miras
Ötelere göç ettin, yüreklere çöktü yas
Sırat-ı Müstakim’de ufuklara yol aldın
Sonsuzluk uykusuna her fani gibi daldın
Süsler gönül köşkünü İstiklal Madalyası
Büyür yüreğimizde ‘Milli Şair’in yası
Sonsuzluğun kalbine, bir yolculuğa çıktın
Tükendi son nefesin, ten sarayını yıktın
Ölümünün ardından kalem ağıtlar yazsın
Sevgin öyle büyük ki yüreklere sığmazsın
Ölüm bahar ülkesi, ruh gitmeyip neylesin? ...
Millî Şair Akif’e Allah rahmet eylesin…
Kayıt Tarihi : 7.5.2016 21:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!