Yaşlı Kadın Şiiri - Muharrem Araz

Muharrem Araz
106

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Yaşlı Kadın

Sıkı sıkı tutunmuş körüklü otobüsün, körük tarafındaki yaşlı kadın. Hep ondan yana bakıyordu. Acaba benzetti miydi birine? O da Otobüs her sallandıkça, çaktırmadan bakıp hala bakıyor mu acaba diye kafasını çevirip kontrol altında olup olmadığına bakınıyordu.

Yaş otuz iki,
Yer İstanbul,
Mevki Sarıgazi;
Mekan Sarıgazi-Mecidiyeköy otobüsü…

Evci dönüşü, ev de bıraktıkları, eve bıraktıkları aklında. Belki önceki günün muhasebesini yapıyor, belki, akşam ki nöbetin, yada arkadaşlarıyla geçecek sohbetin konusu, yada geçmiş bir meseleye odaklanmış, dalgın, sıkıntılı, çevreyle ilgilenmeyen, bir asker Mecidiyeköy - Sarıgazi otobüsünde seyahat etmekteydi. Üzerinde ki askeri elbise üsten dar gibi, alttan bol gibi duruyor, şapkasının tereği iyice gözlerinin üzerinde çekilmiş, kendi halinde gitmekte… Ta ki o kadını fark edene kadar. Kadın sürekli onu inceliyor, arada bir tebessüm ediyor, bir şey söyleyecek gibi oluyor, aralarında ki uzaklığı yavaş yavaş kapatmaya çalışıyordu. Aslında tedirginlik demeyelim de, neden bu kadar dikkatli bakıyor, yakın olmaya çalışıyor, aklına bir sürü seçenek geldi. Hepsini bir anda silindi…O mu şu mu bu mu, berikisi mi, ötekisi mi derken, bulamadı bir türlü neydi kadının amacı... Zaten biraz ilerde de inecek ve yürüyecekti kışlasına doğru…

Otobüs de meydana doğru bir hareketlenme oldu, genelde yolcuların büyük çoğunluğu burada inerlerdi… Artık oda inecekti, sırtı kadına dönük kapının ağzında otobüsün durağa ulaşmasıyla, kurtulacak kadından… Birden bir elin alel acele… Parmak uçlarında tuttuğu bir şeyi, cebine sokmaya çalıştığını fark etti… Göz göze geldi birden o kadındı, şaşırdı, şakındı anlama vermedi, yüzü sert ve yumuşak karışımı hem ne olduğunu anlamaya çalışıyor, hem sanki tepki verecek gibi kaşları çatık, eline baktı kadının, sanırım paraydı bu… Daha şaşırdı, kadın bir hamle daha yapıp parayı koyması gereken yere sıkıştırdı…
Al oğlum dedi utangaç bir tavırla. Ne yapacağını bilemedi, kızsa mı sevinse mi, bilemedi… Ama kıpkırmızı kesilmiş utangaç bir suratla. Allah’ım şu otobüs çabuk yaklaşsa durağa diye düşündü, geri vermeyi aklından geçirdi, kadının üzüleceğini, konunun biraz daha büyüyeceğini fark etti, sadece sağol diyebildi kadına…
Cebinde ki kağıt parçasını elinde sımsıkı tutarak hızlıca uzaklaştı.

Kendini mutlu hisseden kadın en azından, birkaç günlük harçlık edebilecek diye düşündü, oğlu da askerdi, epeydir haber alamıyordu, bir kez daha baktı, utanan mahcup askere, gözleriyle anlatmaya çalıştı, benimde oğlum asker, sende oğlumsun demek istedi.

Hızlı adımlar, elinde kağıt para hala sımsıkı tutuyor, bakmaya hala nedense çekiniyor, paylaşmak istiyor bu anı, bu olayı arkadaşlarıyla, yolu doğruca kantin önü, kısaca anlatıyor, hep birlikte paraya bakılıyor, herkes gözleri dolu, paylaşmanın, yakınlaşmanın, askerliğin, anne özleminin duygularıyla, yaşlı kadından çaylar içiliyor, teşekkür ediliyor asker selamı veriliyor.

Mozan-Muharrem Araz

Ocak 2006

Muharrem Araz
Kayıt Tarihi : 24.3.2009 22:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Muharrem Araz