aşkının şarhoşuyum, divanenim
sarap sarhoşu degil, avarenim
her gece kor yandıgım, viranenim
kalbim canom şarap sarhoşu degil,
Bin kere yandıgım aşkımı içtim,
sevdalım uğrunda ne kalemleri kırdım
söz dinlemez şu gönlümün mahkemesinde
süretini yağlı kör kurşuna dizdim
hıçkırıga boğuldum baktım resmine
elmadağa bahar gelmez yokuş duman
candan seven aşıgın
kadir inanır gibi
gözlerinin içi güler
aşar kalbindeki yangın
bendine sıgmaz taşar
Varsın olsun helal ekmegin bayat
gönlün ardan arınsın beyaz olsun
katıgın sogan şerefli olsun hayat
nefesin canan kolunda son bulsun
aldanma dünyanın türlü rengine
bildik gölgelerin yazısı işte akıp gelen mısralara
gölgeler ahh bu gölgeler yokmu uzadıkca peşin sıra gelen
nereye gideceksin gölge oyunu bu deli misali sanki apansız
çıkıveriyor ansızın olmadık yerde mekanda ve saatte karşına
gölgeler uzadıkca ömür biter
Yine kör karanlık güneşli sabaha eriyor
kurulmuş sofrası ayrılık adına aşıgın
sigaranın dumanında bin kahırlar tütüyor
nice ümitler doguyor nicesi sönüyor
şehrin aşagı mahallesinde yanan sevdalar
neresindesin bir bilsen ki kalbimin
taşıyorsun durmuyor önünde bendim
çaglıyorsun sere gelince süretin
yıkılır özlemle dağlanır can evim
yüregindesin sen yar bu divanenin
Başa öyle bir sevda geldi
neye ugradım şaştım kaldım
deli gönlüm güler geçerdi
bu aşka yitince anladım
baharda çicekler göz verdi
gönül teline vurunca çıkar hazine
dünyanın her türlü ahvaline haline
bakınır dururda bir çare dertlerine
aşktan başka türküleri söyleyemezki
şaşırıyor ayı yılı zavallı beynim
nasıl geçti sandın bunca zaman,
sensiz geçen saatler yıl oldu,
öksüz kaldı düşlerim ardından,
yüregim kahırla kanla doldu,
revamıdır bu ayrılık haktan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!