Yaşarken Ölmek Şiiri - Melih Şenci

Melih Şenci
28

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Yaşarken Ölmek

Hayat mı acımasızdır insanlar mı?
Yoksa biz miyiz kendimize acımayan,
Hayat için, en zayıf anında seni ta yüreğinden
Yaralar diyerek en güzel cevabı vermiş Sezen Aksu
Hayatın insafsızlığını doruklarda hissederken,
Elleri kolları bağlı, başında kasırgalar koparken.

Eklemiş Ahmet Kaya, taş duvarlarda yıkılırken,
Siz benim neler çektiğimi nerden bileceksiniz
Yaralı bir kalbin içinde kopan hoyrat fırtınaları,
Yaşanması mümkünken yıkılan hayallerin enkazını,
Sessizce kırılan kalbin acısını kim bilebilir?

Gülden Karaböcek henüz yitirmemiş umudunu,
Kadere karşı yorgunluğuna, mücadelesine rağmen,
İçe sığmayan efkarına, bin sitem etmesine rağmen
Mutluluktan haber istemiş dilek taşından,
Baharı beklerken gülmeyi unutan yaşlı gözlere.

Umutları tükenen Müslüm itiraz etmiş kadere,
Feleğin cilvesine, hayatın sillesine, sonsuz kedere,
Sahi ne günahımız vardı da düştük böyle dertlere,
Sayısız kırılan kadehler, parça parça batıyor gönlüme,
Savaşmaya çalıştığım dertler damla damla düşüyor yüzüme.

Nedeni nedir bu talihsizliğin, bu kara bahtın,
Böyle hayat batsın yere diyen Kıraç kaldı mı sabrın,
Var mı acılara boğun eğmekten başka şansın,
Söylesene kader merak etmişimdir hep,
İki çift gülen göz için nedir şartın?

Nedendir iyi yüreklere bu kadar kahrın,
Bergen'de şöyle nasibini almış hayatın:
Bir ömür harap oldu, ağlamak bana düşer,
Ağlamayı kabullenen insanın kaybedeceği,
Ne kalmıştır, gözlerinin nemi eksik olmayanın
Söylesenize kaybedeceği neyi kalmıştır?

Göğe baktığında ayın karanlığını gören
Karanlıkta dahi küçücük bir ışığa kanan,
Nazan Öncel, son umudunu yitirmiş olacak ki
Bir ihtimal daha vardı, felaket oldu.
Diyerek anlatmış içindeki karanlığı, ayın karanlığını.

Gözü yollarda tek bir adım beklerken,
Zifiri bir tünelin sonundaki ışığı gözlerken,
Gönlü binbir dertle dolup taşarken,
Yakıp kavuran bir şehvetle özlerken,
Hasretiyle yanan, yokluğuyla ölen gönül,
Tek Edip Akbayram'ın gönlü müydü sizce?

Her güzel sevenin mi kalbinde yaralar var,
Her temiz yüreğin içini mi karalar bağlar?
İçimizden geçeni kağıda dökmüş Selda Abla
Kötülerinsin sen Dünya, adaletin bu mu Dünya?

İçimizde büyüttüğümüz baharlar, yazlar,
İçimize döküp söylenmeyen şiirler, sözler,
Esiri olunan her şey içimizi deşer, geçer.
Kurduğumuz düşlerde kavuşmalar hayal kalıyor
Akıldan bin, yürekten binbir parça eksiltiyor.
Eylem Aktaş resmen gözünü yumup başlıyor:
Okuyamadığım şarkıları, gerçekleşmeyen hayalleri,
Yara bere içinde yitip giden, kaybolan yaşları,
Büyüttüm içimde gizlice diyip ekliyor,
Sessiz öptüm nefesini söyleyemedim.
Hummalı aşklar büyüttüm söyleyemedim.

İçinde kopan fırtınaları dindirip,
Bağıra bağıra susmak demek
Gözünden eksilmeyen yaşları sindirip,
Sahte gülüşlere sığınmak demek,
Zor bela gönlündeki acıları dindirip
Yaşamaya devam etmek demek,
Gençliğini feda ederek tüketip,
Kadere mahkum olmak demek,
İçin kan ağlarken söyleyemeyip susmak,
Yaşarken ölmek demek.

Melih Şenci
Kayıt Tarihi : 29.6.2023 04:58:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!