Geçmişte bir yerden
Eski defterlerden
Uzanıp ömürlere
Eser var mı kendinden…
Geçmişin bir yerinden
Aslında yol yakınken,
Henüz işin başındayken.
Aklını da yememişken
Hey sen Bir bana bak!
Voltanı al ufak ufak…
Özünün sözünün terki doğruya hükümdür.
Batıl, hak karşısında mutlak iki büklümdür.
Yüce Yaratan güzel işlemiş, güzel seçimlemiş,
Maddenin hangi zerresini yanlış biçimlemiş.
Söylenecek en ufak bir eksik bulunamaz,
Bununla ne murat ettin diye asla sorulamaz.
Miskindir deyip,
İtilirse;
Tıkar nefesi…
Fukara lokması,
Çiğnenirse;
Ne zamandır dünyalıyız,
Hanidir rızıklanırız.
Kimi zaman hülyalıyız,
Ne bulursak tıkınırız.
Kimi ararsan burada
Olmak ya da olmamak gerçek varoluş
Görev üstünde insanlık, yeniden son doğuş.
Ufuklar aydınlanmakta, hem ruha doluş,
Karartı biterken, dağılıyor bu son tutuluş.
Rampa üzeri ardında korkunç uçurum.
Zor bir görev içindeyiz, taşıdığımız ağır yükümüz.
İnsanın kabulendiğidir önceden verilmiş sözümüz.
Hatırlamıyorum ben söz verdiğimi diyen varsa şayet;
Yüce Allah’ımız söz verdiniz diyor açık seçik gayet.
Kolay mı, basit bir şey mi “Allah’a inanıyorum” demek,
Bildiğin bilmediğin her haberine tamam ile tasdik gerek.
Ah Dostum! Ne işin var burada, nereden çıktın?
İçine mi doğdu da oradan buraya bana baktın.
Sorma, farkında değilim burada ne yaptığımdan
O tarafa gelmezdim haberim olsaydı baktığından.
Akşam gelirken hanım alıver dedi iki ekmek
Artık okuyorum,
Hem de yazıyorum.
Hep sen öğrettin,
Teşekkürler Öğretmenim.
Gündüz bırakmadın,
Yaşama arzusu titrek yüreğinde bir küçük tohum
Gücü olanlarca savrulur istemsiz, sığınağa tutkun.
Olması gereken yere ulaştırır onu bir güç, sessizce
Sığınağıdır o kuytu köşe, toprağa düşer kimsesizce.
Günü gelir kabuğunu kırar, yolunu bulur düşünmez.
Bir görevdir yükü, ne yaptığını planlamaz, üşenmez.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!