Çok değil beden dünyasında yaşattıklarım
Beynimde büyüttüklerim, zaman çarkında küçülüp kayboluyor
Zamansız yaşananlar ve doymayan arzuların bedeli bir çoğu
Rüzgar gibi gelip geçiyor her biri
Bir başına kalıyorsun belli bir zaman
Nedenlerle epeyce bir süre oyalanıyor
Sığındığın köşede kendine yer yapıyorsun
Hayat dediğimiz akışkan suda
Gelip gidenleri seyrediyorsun belli bir zaman
Durağan kalıyorsun.Sessiz ve çekingen
Soyutlanmasan da
Uzak kaldıkça pencereden gördüklerin
Kanını dondururcasına
Eyvah!
Dedirtiyor.
İnsan suretinde benliğini yitirmiş bir yığın görüp
Ürperiyorsun.
Özündeki hazineden uzak insanlara güçlü görünme adına
Kendini hiç eden
Sokaktaki kediden daha aciz ve amacından bir o kadar uzak
Sözde insan özde bir hiçler ordusu çıkıyor karşına,
Düşünmeden edemiyorsun sende insansın ya
Hiç karışmadan aralarına
Kaybolup gidemiyorsun,
Yaşama savaşı veriyorsun var olma adına
Dönüp ardına baktığında
Sonbaharın döktüğü yapraklar gibi
Yığınla dost dediklerini bırakıyorsun
Bir başına ayaklarını sürüyerek yürüyorsun
İkinci sınıf ülkenin ikinci sınıf kaldırımında
Bunca kaybı,onca değişmiş insanın bedelini ödeyecek
Bir muhatap bulamıyorsun karşında
Bir buğday tanesi gibi girince çarkın arasına
Un olup çıkıyorsun değişim adına ilk adımı atıyorsun.
Ekmek olabilmek için cehennem ateşinde yanmak var sırada
Kayıt Tarihi : 8.6.2009 23:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!