O gece hiç uyumamıştı Derin..Ertesi gün uzun süredir nette tanışıp dostluk kurduğu ve çok değer verdiği bir arkadaşıyla buluşacaktı..
Yaklaşık iki sene olmuştu Sinan’la tanışalı.. Çok popüler bir sitede birbirlerini arkadaş olarak eklemişler ama bir selam bile yazmamışlardı birbirlerine..Sadece önemli günlerdeki tebrikler gidip gelmişti aralarında.. Daha sonra ortak bir arkadaşlarının radyosunda karşılaşmışlar, yazışmaya başlamışlardı…Günler geçip birbirlerini tanıyınca msn adreslerini almışlar, dostlukları ilerlemişti..Artık her gün gibi yazışıyor, güzel şeyler paylaşıyorlardı..
Zamanla birbirlerine duygusal anlamda bağlandıklarını anladılar..Bunu itiraf etmek ikisi içinde zordu..Hangisi söyleyecekti ilk defa acaba? ..Söylerlerse dostlukları bozulur muydu? Sinan bütün cesaretini toplayıp Derine hoşlandığını söyledi bir gün..Ama önce dostumsun! ! Dedi.. Ne olursa olsun Derini kaybetmek istemiyordu..
Derin şaşırmadı…Aslında oda bir şekilde hoşlandığımı anlasa diye dua ediyordu..
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman