Yaşanan Sıcak Yaz Akşamısın

Özlemin buram, buram kokusudur, denizdeki karanlığın gidişiyle
Semalarda süzülen martıların, beyaz kanatları altında
Soluklamadan, şafağa doğru koşarcasına
Suskunluğunu bozan
Dalgaların vuruşudur
Kıyılara vurdukça
Büyük tayfunlara dönüşen
Yüreğindeki limanına
Sığınmaya geldim
Senin
Değerini
Anlatmak istiyorum
Dünyaya
Bir kez daha
Tükenmeyen kelimelerle
Gözlerindeki
Saklı
Gökyüzüne sığdıramadığın
Umudu
Ölümün kıyısında
Gamzelerinin dağıtığı gülücükleri
Toprak kokan ellerinde, memleket için büyüttüğün çiçekleri
Yüreğin engininde, bereketli topraklara, bana yaz getirdiğin günleri

Özlemin buram, buram kokusudur, yaşanan şu sıcak yaz akşamında
Bir kelebeğin dudaklarında, ömre bedel
Bir güneş dolaşıyor
Başını öne eğmeden
Göz kırpıyor
Cihana
Ay ışığına dönüşen gülüşünde
Gök mavisinde
Güvercinler
Özgürlüğe kanat çırparken
Hüzne
Kedere aldırmadan
Şiirlerimin sebebi
Sen olan
Sevdam
Yeryüzünde
Padişahların
Kralların hâkimiyeti olsa da
Dağ eteklerinde
Kızıla çalan gelinciklerin rengidir. Kınalı ellerinde
Umutlarımızda yaşama dönüşürken, yaz çiçekleridir arılara bal veren

Özlemin buram, buram toprak kokuyor, yaz güneşin doğduğu yerde
Başında kartalların, şahinlerin yuva kurduğu dağlarda
Kabuğuna sığınan bir kaplumbağanın
Sırtında
Yürek üstündedir
Dünyam
Yüzün
Yıldızlar gibi yansıyor
Van Gölü’ne
Dicle Irmağı’na
Gün akşam olsa da, yaz maviliği ellerimde silinmeyecek
Karalar bağlamayacağım, gülmek sende gül, yaz bende umut oldukça