Kıskansa ulu çınarlar ömrümüzü
Bahar, yüküyle inat etse bahçemizde
İçimizde solmayan neşe
Kenetlensek de sımsıkı birbirimize
Yine de sen ve ben ölüyüz
Hatta ikiz bir ölümü tanımlarız
Çünkü zamanın bir ucunu bulamadık
Yusyuvarlak, bulutsu ve kaygan bir şeydi
Aniden parlayıp kayboluyorduk içinde
Korktuk ve öldük senle ben
Ölüyken bile hala korkuyoruz
Ve isyan ediyoruz daima unutarak
Mecburuz bu ifade tarzına
İşitmedin mi çığlıkların ruhu bitimsizdir
Şaşırma, ruh olmaya layıktır çığlıklar
Hele bizim gibi mısralardaysa
İşte mezarlar edindik insaflı gönüllerde
Şuurlardan dağıttık düşsel bahçeleri
Harap ama devinen şehirleri yücelttik
Dokunduğumuz imkânsızların en gerçeğiydi
Yine de senle ben olasılıklarla ölüyüz
Aslında iki can olabiliriz seninle
Meraklı nazarlarımız bunu hak ediyor
Tırnaklarımızla anlaşılmayanı kazıdık
Arzuladığımızı değil, çekindiğimizi keşfettik
Aşkın esrar gibi fışkırdığına tanık olduk
Tadınca öldüğümüzü unuttuğumuzu hatırla
Onurlu ağırladık mavisi olmayan ölümü
Aslında yaşamış olabiliriz seninle
Kalabalıklar, uykularının en derinlerinde
Sahte bir mutlulukla inanmadılar ölüme
Biz sıcak kadavralarımızı fark ettik hayretle
Zamanı ölçerek nasıl da gülebiliyorduk
Sonsuzluğa hapsolmuş bir nokta gibi aşındık
Kadrini kavradık kıpırdayan zerrelerin
Acının ve mutluluğun saf hali bizde
Düşünmek ise bambaşka bir zevkti
Haziran 2011
Yahya OğuzKayıt Tarihi : 5.9.2011 19:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!