Derler hayat güzel yaşamak gerek
Bunun için tek şart insanı sevmek
Kötülük yapana sevgiyle gelmek
Gülerek daima yaşamayı seç!
Derler hayat güzel yaşamak gerek
Mutlu olmak için gülmeyi bilmek
Diken batırana gonca gül vermek
Sevgiyle daima yaşamayı seç!
Derler hayat güzel yaşamak gerek
Zorda yılmayarak her an direnmek
Acı karşısında hayata gülmek
Neşeyle daima yaşamayı seç!
Kayıt Tarihi : 31.3.2009 19:13:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
negüzel ifadeler tebrikler
OYUN MU SANDIN YAŞAMI
Hayat bu dostum,
Şaka mı?
Öyle kendiliğinden gelmez
Sevda,
Mutluluk
Aşk zamanı.
Sen,
Oyun mu sandın yaşamı?
AŞKTAN ÖTE DUY,
Aşktan üstün duyguları.
Sevdan sığmasın kabına;
Olmaz öyle,
Kuru azık yer gibi
Saman tadında sevişme.
Öyle sakız çiğner gibi,
Öyle çeşmeden su içer gibi;
Hani öylesine,
Bir uğradım işte,
Gelip geçer gibi değil.
Olmaz öyle,
Löke çökmüş develer gibi,
Hayatı geviş getirme.
İçtiğin suyu düşün mesela.
Süzülüp geldiği çam dallarını,
Elma ağaçlarını;
Akasya çiçeklerini getir aklına.
Bulutları düşün
Yıldırımları şimşekleri
Yani, yaşamı ciddiye alacaksın
Mesela
Hani, bir tas su içmek bile
Ciddi bir mesele
Tadını damağında duy,
Yalayıp geçtiği yarpuzların.
Kim bilir,
Belki de içtiğin su:
Bir ırgatın teri;
Yada,
Bir güzelin gözyaşları.
Ömrü kesilmiş hastanın hayatı gibi,
Son nefesi, salâvatı gibi sarıl;
Anne yavrusunu yoklar gibi,
Hani, olmadık zamanda
Bir anıyı koklar gibi
Sevgiliyi okşar gibi sarıl hayata.
Tadı damağında kalsın gülüşlerin.
Tadı damağında kalsın
Her anın
Her zamanın.
Tadı damağında kalsın sevişlerin.
Hakkını ver,
Sabahın akşamın.
Bir yanın gülerken, ağlamasın diğer yanın.
Hakkını ver her şeyde yaşamın.
Hayat bu,
Ne sandın şaka mı?
Bir kere gelir,
Ömrü hayat dediğin başa.
Tam on ikiden nişan almalısın.
Delisi divanesi olmalısın.
Sonu yokluk madem yaşamın
Gerek var mı bu kadar telaşa
Göklerden,
Düşlerden,
Düşüncelerden indireceksin
Bilgiyle büyüyüp,
Sevgiyle büyütüp,
Erdeminle
Büyüleyeceksin yaşamı.
AŞKIN AY GİBİ GÜLENİNİ
Sevginin gül açanını,
Sevdanın yediverenini,
Umutsuzluğun
Gelir geçenini sığdıracaksın
Doğumla ölüm arasına.
Yok öyle,
Karanlık odalarda
Gecekondu sevdalarda yaşama.
Tüm kirlerden yunacaksın.
Sana giydirilmiş olan
Tüm tabulardan soyunacaksın
Öyle ki,
Yağmur yemiş
Sabahlar gibi uyanacaksın gün doğumuna.
Yüreğine al her anı
Yüreğinle yaşa,
Akıp giden zamanı.
Seheri sevmeli;
Gündüzü çiçeklemeli,
Yıldızlamalısın akşamı.
Öyle,
Çamura yatmış mandalar gibi,
Geviş getirmek olmaz yaşam dediğin;
Nakış nakış işlemelisin yaşamı.
Evde,
Hapiste,
Savaşın en sıcak
En cafcaflı yerinde;
Hayat sana:’’Aşk olsun çocuk,
Aşk olsun! ’’demeli.
Gün batımına ulaşırsan eğer
O gün yediğin ekmeğe,
İçtiğin suya,
Soluduğun havaya,
Yani sana verilmiş olana değmeli.
Alın teri olmalı içinde;
Sevgi, çalışma ve bilgi olmalı
Her harfi,
Her hecesi,
Her cümlesi
İçten ve namuslu olmalı.
Yürürken,
Gülümsemen görünmeli ardından.
İSTEDİN Mİ
Kene gibi yapışacaksın.
Kızdın mı,
Köpek gibi kapışacaktı hasmınla.
Yıldırım gibi düşeceksin
Kavganın orta yerine.
Çıngılar sıçrayacak nalından,
Atını sürdüğün yerde.
Acını, sancını ve sevgini
Karıştırıp merhem edeceksin;
Açılan yaralarına.
SÖVDÜN MÜ
Sözün en edipsizini,
En perdesizini söyleyeceksin;
Arsıza, yüzsüze, kaburgasıza.
Çünkü ONLAR hin,
Onlar hain,
Onlar cin,
Sanma ki onlar insan
Onlar kör şeytan;
Onlar
Sevdayı yarım koyanlardır.
Onlar zalim,
Onlar zulüm
Onlar ölüm
Onlar
Gören gözleri oyanlardır.
Çünkü onlar yalan,
Onlar talan,
Onlar soyan,
Bizi yıllardır uyutan;
Ninnilerdir, masallardır, yalanlardır.
Onlar ki:
Çoluğun çocuğunun hayalini,
Çocukluk düşlerini çalanlardır.
Onlar kan,
Onlar savaş,
Onlar intikam,
Onlar gaddar,
Onlar beter,
Onlar hunhar,
Gülüşümüzü uykuda,
Barışı goncada vuranlardır.
Hiç ağza alınmamış,
Hiç üstü açılmamış
Küfürün en edepsizini edeceksin,
Namussuza, işbirlikçiye, vurguncuya,
Haine, ikiyüzlüye.
Ama güzel olanın,
Ama senden,
İnsandan
Ve daim olanın
Kavgasını vermeli ki;
Karavana atışlarla
Vurmasın sevda seni.
Dünün ve yarının unutulduğu yerde,
Şu yukarıdakiler,
En yüksek skorla yenerken hayatı;
Bir türkü söylemelisin,
Yarına dair, yepyeni.
Yazmalısın,
Kimsenin yazmadığı hikâyeni,
Hayatın en güzel şiirini.
Bütün sokaklar sustuğunda,
Tüm ihtimallerin yolu kesildiğimde,
Soracaksın, sorulmaz olanı;
Bulacaksın, sorunun hiç sorulmamışını.
Yola düşen bir çiçek gibi,
Karanlığı delen
Çoban ateşleri gibi çıkaracaksın,
Felaketin içinden umudu.
Vereceksen,
Olgun meyveye durmuş,
Ağaç gibi silkeleyeceksin dallarını.
Ellerin titremeyecek.
Alıç gibi döküleceksin.
Bir hesabı kitabı olmayacak verişinin.
GÜLDÜN MÜ
Sular seller gibi akacak sesin.
Bahara duracak duranın yüreği.
Karanfil kokacak nefesin.
Güldün mü
Günebakan çiçeği gibi açılmalısın.
Ay çatlasın hasetinden,
Bulutlar yarılsın orta yerinden.
Bir gök dolusu yıldız gibi
Bir tarla çiçek gibi saçılmalısın.
Sevgiye çağıran kucak gibi açılmalısın.
Bir kucak sevgi olup açılmalısın.
Hasebinden hasretinden hasletinden
SEVDİN Mİ
Sarmaşıklar gibi sarılacaksın.
Yok öyle
Bakmaya kıyamam,
Korkarım dokunmaya tarzında;
Sadaka sevgilerle,
Uyarı levhalarıyla sevişme.
Kapıyı çalmadan gireceksin içeri.
Sarıldınmı,
Kırılacak beli,
Nefessiz kalacak sevgili.
Güz yaprakları gibi olmayacak birlikteliğin
Bakışlarınla çiçeğe duracak
Yârin yanağı.
‘’Sevgilim!
Sevdalım!
Kara eriğim, kiraz dalım!
Yayla balım! ’’ diyeceksin;
Kan oturacak dudağına hayatın.
Giydirilmiş üniformaları çıkarıp,
Kovacaksın öğretilmiş korkuları.
Bozacaksın ezberleri,
Ters yüz edeceksin.
Özgür ve sana özgü;
Anadan üryan,
Çırılçıplak kalacak sevgin.
SEVDİN Mİ
Tepeden tırnağa
Sırılsıklam olacaksın sevgiden,
Bir milim kare yeri kalmayacak
Öpülmedik hayatın.
Hayat bu bir tanem;
Ağlamak da var,
Gülmek de, üzülmek de var.
Bazen yan yanalar,
Bazen biri birini kovalar.
Her üçü de insanca.
Hepsi bu koşunun,
Hepsi bu oyunun,
Her şey hayat dediğin yolun içinde.
AĞLAMK AYIP DEĞİL
Bazen
Doymuş bulutlara döner insan.
İşte o zaman;
Utanıp, ar etmeyeceksin ağlamaktan.
Öküz gibi böğürecek,
Yağmur gibi dolu gibi döküleceksin.
Yer gök inleyecek feryadından.
Salya sümük olacaksın;
Salacaksın gözyaşlarını.
Bulutlar terleyecek gamından kasvetinden.
Yüreğinden sıkılacak;
Gamın, kasvetin,
Derdin, kederin.
Lekimşaha durmuş
Yağmur sonuna dönecek yüzün.
Buharlaşacak hasretin,
Yaz karı gibi eritip,
Bırakıp gideceksin öylesine.
Çimenlere, çiğdemlere dönecek;
Elmaya al,
Peteğe bal olacak gözyaşın.
Biliyor musun?
ÖLMEK DE VAR HAYATTA
O da yaşamın içinde.
Düşünmeyiz,
Hatırlamak istemeyiz amma,
Belki de bir bestenin orta yerinde
Ölümle kapanır son perde;
İstesen de, istemesen de.
Her şey
Onu unutturmak için nedense.
Demek ki ölüm var;
Hadi,
Özgür ol;
Doğduğun gibi,
Olduğun gibi,
Güldüğün gibi
Öldüğün gibi yaşa.
HAYATA GÜLÜMSE!
Demek ki ölüm var;
Hadi ne duruyorsun;
Bölüş,
Paylaş.
Nedir
Bu kin,
Bu garez;
Neden bu telaş.
VERECEK GÜLÜN YOKSA;
GÜLÜŞÜN DE Mİ YOK.
GÜNAYDIN DE,
GÜLÜMSE! !
Asla teslim olmayacaksın
Korkulara,
Korkuluklara.
Başkaldıracaksın;
İsyan edeceksin;
Kalıplara,
Yasaklara,
Buyruğa
İtaate.
Ne emir, ne emirber,
Ne emir eri.
İsyan edeceksin
Köleliğe, tutsaklığa, esarete.
Adının asiye,
Adın dinsize
Adın başkaldırıcıya çıkacağını bile bile.
Başkaldıracaksın
Meleklikten,
Aksi, kör Şeytan;
Âdemlikten, hayvan;
Cennetten kovulman da olsa bedeli.
Uyup değişime,
Eytişime,
Diyalektiğin kurallarına,
Dönüşüme hazır;
Egzotik limanlara yelken açmaya
Tam tekmil hazır
Alesta tutacaksın gemini.
Unutma:
Düşündün mü hiç:
Her mucit, deli dedikleridir.
Her icat,
Açık ve kaçıkların eseridir
Kar, fırtına, dolu ve deprem ve dinginlik;
Cennet ve cehennem;
Ateş ve su,
Zehir zıkkım ve bal;
Güzellik, zarafet ve çirkinlik;
Gece ve gündüz ve aydınlık ve karanlık;
Aydın ve cehalet;
Hain, lâin, nankör ve dürüst ve de vefa,
Kin, garez, öfke ve savaş ve de barış;
Sevgi, aşk ve nefret;
Ezen ve ezilen;
İşçi ve patron;
Ve özgürlük ve esaret;
Kulluk ve bağımsızlık;
Ve savaş ve barış;
İhanet, sadakat
Ve kahpenin dölü;
Hiç kimsenin yapamayacağı,
Renk, desen, resim, müzik ve sessizlik.
Hiç kimsenin
Bu kadar karıştıramayacağı
Ve bir arada tutamayacağı;
Bir telaş, bir curcuna.
Hepsi,
Ama hepsi yan yana.
Karşıtı ve kendisi;
Biri varsa yaşıyor diğeri.
Ne anlatıyor bu sana?
Ve bunların bir parçasıysan sen,
Ki öylesin;
Hiç çıkarmayacaksın aklından ölümü.
Öldünmü de,
Adam gibi ölmelisin.
Gelsin de bulsun diye beklemeyeceksin,
Öyle köşende.
Boynundaki kement titreyecek;
Asla teslim olmayacaksın;
Direneceksin,
Diz çökmeyeceksin
En belalısına ecelin.
Kara dertlere koyacak,
Yok edecek cellatını duruşun
Eriyecek kahrından
Yüreğindeki kurşun.
Ulu çınarlar gibi devrileceksin;
Çatlayacak kahrından,
Döşündeki bıçak.
Yasa duracak dağlar taşlar,
Selam duracak cellâdın.
Semah dönecek gökteki kuşlar,
Kılınırken namazın.
Eğilmeden,
Bükülmeden,
Çözülmeden,
Teslim olmadan vereceksin son nefesini.
İpi dolanmalı boynuna şeytani kumpasların,
Hainin, işbirlikçinin.
Son nefesinde açmalı
Çiçeklerin en güzeli.
Bulutlar ağlamalı derdinden,
Yer yarılmalı,
Gökler kararmalı hasretinden.
Direneceksin,
Şeytanı bile titreten Cehennem azaplarına.
Cellâdın en acımasızına.
Aklı çıkacak,
Çat diye çatlayacak orta yerinden,
Uykusu kaçacak kuyunu kazmış olanın.
Destanını yazacak
Arkada kalanlar.
Kıyamet günü Allahtan,
Şefaat dileyecekler
Yüzün suyu hürmetine
Arkandan gelenler.
Dikleneceksin,
Azrail’in en azgınına kafa tutacaksın.
Sen varmadan,
Namın gidecek ahret’e
Saf saf dizilip,
Tiril tiril ipekliler içinde,
Huriler beklerken yolunu;
Seni selamlamak için bir birini ezecek
Cennet’tekiler.
Esenlemek için yoluna çıkacak,
Cennet sabahlarında melekler.
Sevdan silecek akan yaşları.
Menekşeler bitecek,
Öpülmemiş dudaklarından.
Yaralarını saracak gözyaşları
Ölürken de güleceksin;
Tıpkı bir ağaç gibi
En güzel
çiçeğini açacaksın son nefesinde.
ÖLECEKSEN,
Sevdanın kavgasında,
Umudun siperinde öleceksin.
Ölünmez öyle durduk yerde
Ayakta alkışlanalısın,
Kapanırken son perde.
KORKMA
Bu kadar karardığına havanın.
Bakma,
Kurşundan ağır
Şeytandan günahkar olduğuna zamanın.
Karnı burnunda,
Göğsünde süt sızısı,
Çatlayacak ağrıdan.
Ay yola çıkmış geliyor güzelim,
Üstünde kar beyaz gelinliğiyle.
Bir kere
Tohum düşmüş
Sevda değmiş rahime.
Ha doğdu, ha doğacak.
Güneşe hamile.
Mahmut. NAZİK 17.01. 2007 MERSİN
Mutlu olmak için gülmeyi bilmek
Diken batırana gonca gül vermek
Sevgiyle daima yaşamayı seç!
Selime kardeşim, Çok güzel ve anlamlı dizeler, diken batırana gonca gül vermek humanist insanlara yakışır sizde yakıştırmışsınız.Kutlarım. Sevgilerimle...
Şiiriniz güzeldi,özellikle de duygularınız...
Şiirinizi,özellikle de bu duyguları taşıyan güzel yüreğinizi kutluyorum,
Tam puan,dizelerde yer alan duygular için...
Saygılarımla,
Ünal Beşkese
TÜM YORUMLAR (5)