YAŞAMAK GÜZEL ŞEY BE KARDEŞİM
Nazım’ın bir dizesiyle başladım.Ve MENDELSON dinliyorum.
Ben iç barışı olan,hemen her koşulda,mutlu olmayı başaran biriydim zaten.Ama özgür olunca,istediğim şeyler avuçlarıma düşmeye başladı.
İçimden uçuyorum,sevinç rüzgarlarıyla.Hemen hemen bir ay önce,belediyede engelliler meclisi kuruluş toplantısına gitmiştim.Sıra bana gelince:Epey yumuşak olmaya çalışarak,konuştum.
Herkes hazırlıklı gelmişti.Ben ne olacağını bile bilmeden,apar topar gitmiştim.Doğal,özgüvenli ve vurucu konuşmam,herkesi çok etkiledi.Bir tek beni alkışlamışlardı.
Birçok dernek başkanı-yöneticisi vardı o toplantıda.Ben,ikisiyle iletişime geçmek istedim.Kendi savaşımımı verirken.Diğer engelli insanlar-çocuklar için de çalışabilirdim.Onlara,yararım olacağına inanıyorum.
Engelsiz Yaşam Derneği yanıt verdi bir tek.Ve dün,eve geldiler.12 Ekimde,tanıtım kokteyli varmış.Beni derneğe üye yaptılar.O gün benim,imza günüm de yapılacak.Bu beklemediğim bir sürprizdi.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Hostu severek okdum Nilgun Hanim guzellikler sizinle olsun saygilar***Tam Puan***
Hostu severek okdum Nilgun Hanim guzellikler sizinle olsun saygilar***Tam Puan***
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta