Yaşam bizzat kadındır Şiiri - Tuba Gürdere

Makale

Bizler önce birey olarak birbirimizin başarılarını kutladığımız zaman her günümüz daha kutlu olur.
Bizler yaşamın her safhasında, süregelen durumlarda ve bize düşen olumsuz şartlarda
herşeyden önce yine herşeye rağmen kendimizi yürekten kutlayabiliyorsak eğer; en kutlu gündür bizim için.
Bir kadına, "hangi gününüz daha kutlu"? diye sorduğunuzda size tam olarak net bir cevap veremez aslında.
Çünkü bir kadının kutlaması gereken o kadar çok şey vardır ki içinde.
Oysa bir o kadar kalbinde kutlu bir o kadar da hayata kutupsuz ve hudutsuzdur kadın.
Bu yuzden bir kadını anlamak her kişinin değil er kişinin işidir.
Yani kadın olsun erkek olsun kişiliğin erbabı olduğunda anlaşabilmek ve dolayısıyla bir insanda anlam ifade olabilmek vardır.
"Yüreğin, erkeği dişisi olmaz. Bir mert olanı vardır birde namert olanı."
İşte o zaman asil ruhlar görürsünüz asla bir suret değil.
Yaşamda herşeyin bir sureti vardır ancak öz bir düşünce siretine sahip olmak;
insanı da bambaşka şekilde suretlendirir.
O zaman önce insan olarak herşeyin değerini bilirsiniz.
Çünkü en başta izlediğiniz şey kalbinizdir elbet.
Bir kadın kalbi kadar derin, kalbi kadar özgür ve kalbi kadar özeldir.
Buyuzden bir kadını sığ olan hiçbirşey anlayamaz.
Birbirine tutsak olan hiçbirşey bir kadının hür özgünlüğüne ulaşamaz asla.
İşte orada bambaşka bir dünyası vardır kadının.
Yaşam bizzat kadındır.
İşte buyuzden uçlarda, derinlerde , mucizelerde , süprizlerde, nağmelerde , şiirlerde, sözlerde
ve kendi özünün de imajındadır her kadın.
Kadın bir ülke coğrafyası gibi ütopyasıdır kendi varlığının.
Yapısı gereği tüm inayetiyle sükuna durur içindeki öz gücünün de hakikati.
Hicbirşeyin değerinin bilinmediği ve anlaşılmadığı bir dünyaya doğduk hepimiz.
Modern ifadeler ile ifadelerini modernize edebilen ve bu ayrımda ayrı bir modda olabilen insan faktörlerinde kendimizi ne kadar insan hissedebiliyorsak bizler o kadar insanız aslında.
Bazen ise insan değerinin önemsenmediği yalnızca somut değerlerin önemsendiği bir dünyada
kendi değerlerimize sahip çıkmanın öncülüğünü yaşıyoruz birey olarak.
İşte o noktada her günümüz daha kutlu oluyor.
Yaşamın her zorluğunda birbirimizi yürekten kutluyabiliyorsak,
kadın dayanışması içerisinde ve insan olarak birbirimizin kadrini samimi olabilmenin zerafetinden duyabiliyorsak en anlamlı gündür bizim için.
Bugünün galibi hayat ve biz birbirimizi kazandık diyebiliyorsak o gün kutsaldır meselâ.
Herşeyin birbiriyle bağlantısı olduğu ve bir amaç için birarada olan insan topluluklarından
kendimizi ne kadar doğal ve bir bütün olarak ayırt edebiliyorsak o kadar kendi doğamıza hakimiz.
Hayatın içinde olumsuz düşüncelere karşı saf durmadan ve hiçbir ayrımcılık yapmadan
içimizde öz bir duruşla hayata katılabiliyorsak en hakiki gündür bizim için.
Bir kadının çocuk yanı ayrı bir saflıktadır daima.
Bu yuzden üzerine kurulan her bir oyundan yepyeni dünyalar oluşturur kendi içinden.
Tüm herşeye şöyle bir bakıp, kendimizi yürekten tebrik edebiliyorsak o zaman en kutlu gündür bizim için.
Bir kadın buyuzden anasıdır kendisinin ve kendini hayata yetiştirir.
Ve yine çocuktur her kadın düşmemek için hayatta daima kendi elinden tutmasını da bilir.
İşte o zaman her günü, kutsaldır her kadının.
Değerleriyle, inancıyla, samimiyeti, hür iradesi ve ifadesiyle yaşama var olabilen tüm insanların,
8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun.