Yasaklanmış Bütün Dillerde Seviyorum Sen ...

Gün biter lé…
Üşürüm
Bu amansız bekleyişte…
Gelmezsin
Can çekişir umudumuz…
Kondumuz güneş görmez
El pençe yoksulluğumuz…
Ölürüz lé
Düze inmez sevdan
Bir ömür
Vadilere çatılmalı
Bu hayat…

Gün ağrır lé
Karanlık saçlarına düşer…
Uzansa ellerin
Bu kentin hüznü biter…
Gelmezsin lé
Günler devrilir
İklimler değişir
Çocuklar büyür
Gelmezsin…
Ölürüz lé
Bir yanımız aşksız kalacak…

Gün sancır lé…
Varlığında, yokluğunda
Aynı acıyı verir…
Sokaklara vururum kendimi
Yüzün, gülüşün gelir aklıma…
Nerdesin lé
Yenik düşüyor kawa
Dehaklar her yerde
Ve sevdaya düşman
Sığsın isterler yasalarına…
Gelmezsin lé
Hallacı postunu sırtlar
Memo zinine ağlar
Gelmezsin…

Bilsen munzurun
Kayalara vurarak akışını
Ali şerin Zarifeye sevdasını bilsen
Kül olurdun lé…
Ben seni böyle destansı
Bir yürüyüşte sevdim…
Tenine dokunduğumda
Dersime dokunur gibi
Yumardım gözlerimi
Vatanım olurdun lé
Özlemim, yarim…
Gel artık, sar beni
Sürgünüm ben
Öfkeli ve yenik…
Aşksın sen, ver elini
Gidelim bu zamandan
Telli duvaklı gelin ol umuduma…

Sen kazanacağımız
Günlerin düşünde
Kavgamın güzelliğindesin lé…
Düşersem
Koynun olmalı adresim…
Yüzüme düşen saçlarında
Sevdiğim kokun…
Ve tenine dokunduğumda
Son defa
Dersim olmalısın
Sarmalısın beni…
Sürgünüm ben
Öfkeli ve yenik…
Aşksın sen, ver elini
Gidelim bu zamandan…

Her çağa
Bir isyan gerekti
Kawa oldum ben
Sonra pir sultan
Seyit rıza
Ve sonunda İbrahimleştim
Feleğin çemberinden geçtim lé…
Direndim, çarpıştım
Umut dağıttım yığınlara…
Kan ve zulüm ortasında
Bir hayat seni bekledim…
Dehaklar her yerdeydi
Ve sevdaya düşman
Sığmadık yasalarına lé…

Ah! Uzak bakışlarında
Yasak bir çizgi gibi beliren
Mezopotamya…
Ah! Yokluğun
Yasaklanmış bütün dillerde
Seviyorum seni…
Mart 2011/ Kartal