Bakın dostlar size bir hikâyem var
Bizim komşulardan birisi birgün
Demiş: dinle beni ey cüce muhtar
Senden ayrılırım düşmüşüm yorgun
Attığın zıpkından yemişim vurgun
Muhtar madem sen ayrılmak istersin
Tamam, kabûl ettim heyet de görsün
Bu verdiğim kararıma ne dersin?
Gönüllüyüm sakın zannetme dargın
Behemehâl karşılaşırız birgün
Teşekkür ederim de muhtar sana
Ne istiyorsanız deyiniz bana
Tek yan gözle bakma, nolur vatana
Komşu olduk artık olmayz dargın
Muhabbetle sohbet ederiz hergün
Dediğin gibiyiz tamam velâkin
Sendeki silâhı ver sakin, sakin
Yoksa küpten çıkarımda diyor cin
Onu memleketten ederim sürgün
Seni üryan koyar baştaki bürgün
Olur komşu, seve, seve veririm
Dizlerimi döve, döve veririm
Dostlarımı öve, öve veririm
Takdire şayandır yanımda görgün
Hâlâ ayaktayım, bak yorgun, argın
Ne oluyor sana komşu de hele
Verdiğim silâhı almışsın ele
Hedefim diyorsun; bendeki kale
Demek benim için çaputun kargın
Yardımı gelecek dost olan ırkın
Arkandayız diyen dostlarım nerde?
Görünen yok sanki hepsi mezarda
Giriftar ettiler beni bir derde
Dişleri kırılsın düzenle çarkın
Aleni; darası meydanda farkın
Kamer şaklandı da dîne dönmedi
Elde taş zikretti yine dönmedi
Hendek’te Bedîr’dekine dönmedi
Fayda vermeyecek İslâm’dan korkun
Çanakkale Uhud, Malazgirt Sorkun
Son zaman geldi be İSLÂMİ: tanı
Bendetmeğe uğraşırlar vatanı
Azminle şahlandır şehid yatanı
De ki: coni, mişon farketmez Orkun
Dişi sökülecek zulmeden çarkın
Kayıt Tarihi : 3.3.2022 15:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!