Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
saygıdeger cevat bey 40 yaşta diğer yaşlara bir basamak degerli yorumunuz için teşekkürler.....
her ne kadar insan ruhu kendini hala dinç dinamik gibi görmeye çalışıyorsada beden bu yaşı hatırlatıyor yorgunluguyla vucut sistemimiz yavaşlıyor artık bu yuzden 40 yaş diyorum ve sevdiklerimizide kaybettiysek hep bir yanımız da eksik kalır degerli yorumlarıız için çok teşekkür ederim saygıdeger hocam sizde çok güzel bir tanımlama yapmışsınız tebrik ederim...
Daha ileriki yaşlara., mesela 50 lere., 60 lara ulaştığınız zaman anlayacaksınız 40 yaşınızın gençliğini... Tecrübeyle sabittir...
Sağlıklı ve her yaşta kendinizi genç hissedeceğiniz uzun ömürler dileğiyle...
Kutluyorum çalışmanızı...
'Olgunluğun yaşı mıdır kırk?'
Biraz da geleneklerimizden ve inancımızdan mı gelir yoksa kırkın hikmeti?
Bebeklerin 'kırkı çıkınca' rahatlar anne, baba...
Ve insan.. Büyür, gelişir... Çocukluk, gençlik derken varır kırkına... Büyük ihtimalle yolu yarılamış, belki de geçmiştir... Bu yaş hiç tekin değildir, tam muhasebe edilecek yaştır..
Genellikle geriye doğru dönüp bakarız bu yaşta... Nereden, nereye geldiğimizi şaşkınlıkla izleriz.. Hızla geçen günler geride kalmıştır. Daha bir sakin, daha bir oturaklıyızdır artık...
Önümüzde kalan ne varsa kıymetlenmiştir. Boşa geçecek, 'adam sende, acelesi ne' denilecek zaman dilimi geride kalmıştır..
Yerine hala oturmamışsa bazı şeyler, karar verme zamanı gelip çatmıştır.. Çocuklarımız da tahminen gençlik yaşlarındadır... Sadece kendi geleceğimiz değil, onların geleceği de sırtımızda ağırlaşmıştır...
Bu arada yaşamımızda olanlar birer birer ayrılmaya başlamış, annemiz, babamız ya yaşlıdırlar, ya da sonsuzluğa uğurlanmıştır.. Ölümler, ayrılıklar, yol kavşağında durduğumuzun belirtileridir...
Evet Fazilet Hanım.. 'Kırk yaş' önemlidir... Yolun yarıladığımız yerdir... Eksiğimiz, fazlamız daha bir görünürdür bu yaşta...
Çok hoş işlemişsiniz kırk yaşınızı... Diliyle, hissettirdikleriyle okuyanı da şiirin içine almayı başarmışsınız..
Kutluyorum şiiri ve sizi...
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta