Seni, sende, sana rağmen yaşıyorum ben... Hep sen, benimle tamamlanmış eksiklerine bakıp daha fazlasını isterken, ben sende yeni boşluklar yaşıyorum... Daha çoğunu isterken sen, bense yarımlarında kayboluyorum...
Bir ada değil, bir kıta vardı karşımda keşfedilecek, ama geriye dönüp bakınca sadece bir arpa boyu ilerlediğimi görüyorum sende... Üstelik ben bir adım ilerlerken sana ulaşmak için, sen hızla uzaklaşıyorsun benden, kaybolup giden bir serap hızıyla...
Kaç kez vazgeçtim, kaç kez yolun kenarındaki ormana girip yok olmak istedim... Yaşadığım neydi? Senin varlığını bilmek bile yeterken bana, sende kendimi yok hissetmek, 'yok' olduğumdan başka ne düşündürebilirdi bana?
Gecelerimizi de, gündüzlerimizi de adamaya hazırdık birbirimize; koşulsuz, içten ve sımsıcak duygularımızla... Yaşadığımız her an unutulmaz, doyumsuz ve vazgeçilmez olacaktı... Şimdilerde, kim savruluyor ve kim onu sarmaya çalışıyor, karıştırıyorum artık...
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta