Yarim İstanbul Şiiri - Dinmez Er

Denizde hırçın beyaz köpüklü dalgalar
Gökyüzünde maviye kara çalmış bulutlar
Güneşin altın ışıklı kollarıyla bağlanmış
Gözyaşları acılarla dolu yoldur yaşamak
Yol hali engeller aksilikler çıkar karşına
Ayağına dolanan sarmaşıklar yılan gibi
Güneşin parıldayan ışıkları ve nasıl
Serin estiğini anımsatır esen serin yel

Günahını çekme aşksız yaşamanın
Hüzün kanatlı güz kuşları gibi sev sevil
Gidemiyorum sevda tohumlarının
Atıldığı Çeşme’den başka diyarlara
Duygu denizinde yüzdük, müzikle dansla
Kıvılcımları ateş topu olmuş gözlerle
Dalga, dalga büyüyen sevdalık dokunuşlar
Gecelerde çıra gibi yandık köz olduk ne oldu?
Savrulduk, yârim İstanbul dedi ben Çeşme

Ayrılık ölüm gibi acımasız esen bir fırtına
Neden aynı aynanın içinde değil yüzlerimiz
İstanbul, Çeşme sokaklarında, sahillerde
Parklarda iki kutup olmuş bir aşkın dönencesi
İstanbul’la aramızda Ege denizi ile Marmara
Bana küsmüş deniz üstü yürüyemem boğulurum
Gelemiyorum yâr yollarda sağanak yağmurlar
Sana gelen uzakları seller aldı. Ağlama yüreğim
Ağlama vazgeçmek yok bu sevda çıkmazında

Çarşı karışırmış intihar havası esiyormuş ortalıkta
Şairin aklı karıştı demek böyleymiş İstanbul’da hava
Şair böyle şiirler yazmazdı ama yazdı işte
Tekere parmak sokan şairin şiirine
Yârim İstanbul’a hoş geldiniz!
Seni seviyorum İstanbullu yârim
Bıkmam asla susarak konuşmaktan
Birde kalem elimde yazmaktan
Sevgiyle kal! Yârim İstanbul!
İstanbullu Yârim!

Dinmez ER / Şiirleri / Çeşme / 2022. 07. 11 / 00.30