Yarım Hayat Şiiri - Mustafa Esat Sarıkaya

Mustafa Esat Sarıkaya
1

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Yarım Hayat

İlkin babamın aldığı fosforlu yıldızlarla bakmaya başladım gökyüzüne.Gezegen olmaya karar verdiğim de çok küçüktüm .Göğün birbiri arasında oyunlarına katıldım.
Bir süre sonra en sevdiğim yıldızım düşmüştü yastığımın kenarına.Tekrar gökyüzüne nasıl çıkabilirdim, bilmiyordum.aslında bir süre düşündüm.ben bir gök taşıydım
üstelik
dünyada.
Buraya düşerken bile bu kadar hırpalanmışken .Mavi ko'skaca dünya ile nasıl başa çıkabilirdim.
Uyandığımda ağaç kovuğundaydım birkaç aslanın bağırış sesleri gelir gibiydi kulağıma oysa ben 14 yaşındaydım.Üstelik dünyadaydım ,başlı başına bir savaş açmıştım kendime ,burada yaşayarak..

Sonradan annemin sesinde ki emekçi ses ile umudu tanıdım.Tan vaktinden birkaç sözcük geçmiş olurdu.İşçiler ellerinde sabah sigaralarını tutardı nasırlı ellerinde , otobüs şoförleri sinirli,memurlar dokuzu beklerdi. Devrim insanlarıydık galiba devrin değil.
İşsizliğim ile çıktım bir anda Eminönü sokaklarına.Tramvay yolunu izlemeye koyuldum , yürüdüm .Hep bir acele hayata karşı, hava bahar , hızla yanımda geçen insanların suratlarında belirsiz belirli ifadeler.
Tıraşlı yüzler ,tıraşsız yüzler ,makyajlı kadınlar ,ekmek derdi.
Yağmurun bir damlasını elimde tuttuğumda gülhanedeydim. Sigaramın kokusu parmak uçlarıma sindiğinde ise 17 yaşındaydım .
Kalktım çiseleyen yağmura aldırmadan başladım tekrardan yürümeye çektiğim dumanları sayar gibiydim .sigaraya da zam geldi bu aralar dikkat etmek lazım.
Akşam odun kalmayınca yaktığım son torbanın umudunda ise
20 yaşındaydım.
Ne parasız oldu ne devrimsiz
Umudu mu yaktık torbayı mı belirsiz...

Okyanus gibi kahverengi gözlerine katıldığımda kaçındaydım bilmiyorum belki on belki yüz .Eee aşkın yaşı yoktur. Tam on katı kadar sevdim seni topladığım kuş tüylerinden yaptığım ruhumun kanatları gibi.Yahut bir kağıt oldum mesela o kadar kızdım ki beni buruşturup attılar geçen de .Baktım kağıt oluyorum kalem de taşırım sen de kalbimdeyken , şair olmaya falan karar vermedim ,ben sana yedi yaşımda yazdığım mektuplarımı kibrit yanıklarıyla süslerdim . Aşka dair pek bi bilgim yoktu ama hani şu kahverengilik olur ya kağıtlarda.
Bilirsin kahverengiye takığımdır gözlerinden , belki kahveye bağımlılığım sendendir .Ne olurdu sabahları gök kahve, yer kahve renk kahve, bulutlar toz kahve olsaydı.Bilmezsin belki ,bilmiyorum.
Bu aralar tek bildiğim rakıyı sek attığım masamda dostlarımın acıyarak bana bakışı
ne olurdu şu rakı da kahve olsa ...

öldüğüm de başladığım yerdeydim gökkuşakları çizdiğim perdemin arkasında ki hayata yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Ruhumun intiharına bedenimle diyebileceğim tek söz kalmamıştı.Adalet yüreğinde vicdani savcım kararını vermişti zaten çoktan.

Yine karın kahverengiye çaldığı bir günde çok içmişim.O kadar içmişim ki az daha mavi gözlü bir sarışına kaptırıyordum kendimi.Güzeldi gözleri toprak mavisine benziyordu birazda. mağarama giderken kaydırak yokuşumu sekerek indim, güzel koşarım bu sokaklarda bazen evi bulamadığım da olur . Tadı tuzu canım bunlar kendimizi bulamadık ki dünyaya düştüğümüzden beri
sokaklara takılacağız...
Gece üçte asmış kendini ruhum babamın aldığı fosforlu yıldızın tam ucuna .
Artık solunum yapan bir canlıydım. Ben bir ürkek ceylan gibi oradan oraya.Pençe izlerinden gözükmüyorum, delik deşik dört bir yanım ve yaşıyorum
üstelik
Dünyada.

Beden gülse de ruh ölü .

Mustafa Esat Sarıkaya
Kayıt Tarihi : 14.12.2018 13:50:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
ÖNCEKİ ŞİİR
SONRAKİ ŞİİR
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mücahit Karaçınar
    Mücahit Karaçınar

    Meşale kokulu vedaları var gökyüzünün
    Güneşin gelişiyle kayboluyor karanlıktaki aydınlıklar
    Geceden daha acıklık gün yüzü
    Açıktan görülüyor suçlar günahlar
    Bir örtü lazım kaygan meşalelerin düştüğü
    Bir dilek bir umut ışığı
    Kalemlerin tükenmeyip
    Yürekleri pak
    Yapraklarda gezinip gülüştüğü
    Sende tükenme olur mu küçüğüm
    Dizelerin karışık kalabalığında
    O kadar doydum ki saflığıma
    Dizelerim bile tutmuyor dizlerimi
    Bu körpe karanlığımda

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Mustafa Esat Sarıkaya