Bir sandıkki kilitli kilit kilit üstüne yarenim.....
Yıllarca güvelenmiş umut umut üstüne beklemekte
Bir ömür çürüyüp giderken sandıkta güvelerin suçumu
Anlamadım feleğin bana yıllar yılı kastını
Dünya gözüyle bakan zannederki dantel dokurum yarenim......
Alnıma yazılmış bu yazıyı ancak benim gibi yanan okur
Suskun donuk bakışları süsleyemem ne çare
Gönül tezgahında mekik mekik ilmek atar dururum
Bilirmisinki mevsimler neden değişmekte yarenim......
Yeşeren yaprak gün gelip ne için çürümekte
Bir gönüle sığan aşk bin gönüle yetmekte
Sevgiyle atılan bir tek tohum binler çiçek vermekte
kaneviçemde Lalezar bahçelerini İşledim yarenim.....
Kokusunu aldığım leylaklarıgülleri yasemenleride
Geçdi ömrüm anlayamadım dert yürekte derman nerde
Şimdi yanma zamanı yansın yürek her demde bu bedende
Sevda diyarlarına hazırlandım yolcuyum yarenim.......
Duygu seline kapılıp giderken ömrüm
Ummana döndü cuşa geldi gönülcüğüm
Alemi dünyaya gelipde göçen ne ilk nede son yolcuyum
Savaş YANIK 07.12.2009
Kayıt Tarihi : 8.12.2009 00:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
yolun sonundan geliyorsa kıyamet,
yola yeni çıkmışsa sefalet kadar tanıdıktır..
TÜM YORUMLAR (1)