Ne istanbul'u dinlediğimdendir
Gözlerimin kapalı oluşu,
Ne kelimelerin kifayetsiz kalması
Derin bir aşka düşüşümden.
Acıdan açamam gözlerimi ey dost!
Çaresizlikten bulamam ahvalime kifaye.
Elimden tutup çek asıl zamanı
Biraz pembe fonda güzel durur
Şimdi uyumakta zorlandığım tahta sedir
İstersek belki güllerden dev bir bahçe olur
Sonra bırak git istersen
Soğuk bir kış gecesidir benliğin.
Yaklaşamaz yanına, yüreği taştan hafif,
Buzdan sıcak hiç kimse.
Oysa ben masmavi denizler severim;
Ve en koyusunu ateşin.
İşte bu yüzden sebebi belki de,
Annemi öldüreli beri kanser
Gündüzlerin sarısına inat
Hep gece kesiyorum kurbanlarımı
Ellerimi suçluyorum boyutu aklıma geldiğinde acının
Küçük ellerim olsaydı,küçük dertlerim olurdu belki
Zembereği kırılmış adalet
Eğri çembere dudak büküyor
Böylece bağışlanıyor günahlarım
Buraların tadı çoktan kaçmış iki gözüm
Gidelim buralardan
Görünürde masal kahramanı. Neticede ise bir fani..Duyguları var elbet. Kederleri, sevinçleri, üzüntüleri, kızgınlıkları ve tuhaflıkları..Hüzünleri, gülücüklerini bastırmaya çalışsa da çok zaman, o beklemekte balkabağının arabaya dönüşmesini büyük bir inatla. Ve eşsiz güzellikte ki pabuçlarından birini düşürse de prensin ayak ucuna, gitme vaktini bilecek kadar farkında sorumluluğunun; eğilip alamaz, kalamaz, duramaz orda......
5 temmuz_2006
Şu Dalmadan Geçtin Mi?
Şu Dalmadan Geçtin Mi?
Soğuk Sular İçtin Mi?
Efelerin İçinde
Ağaç gövdelerine isim kazıdığımız günlerde
İki yanından oklar geçirdiğimiz şekiller vardı
İlle de kalbe benzettiğimiz..
Pembe panjurdan nihayetti hayallerimiz.
Tadımlık aşkların arasında gidip gelen
Çocuk yüreklerimiz vardı
Gözümden düşmüyor bir türlü
Kör taşları bunalımın
Her saat içindeyim soluğuma yapışmış
Tüm renkleri aynı damanın
Hey hat bu nasıl gecedir!
Pencereme konan küçük kuş!
Sana tatlı şeyler versem,
Yıkasam seni, paklasam
En sevdiğin yemekleri yapsam
Tüylerini boyasam hani tek tek
Verir misin bana kanatlarından birini?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!