Çakan yıldırım değil, gürleyen gök değildi
Herkes derin uykuda henüz sökmemişken tan
Yerden toprak yarıldı, gökler yere eğildi
Çığlık sesleri doldu sokağa dört bir yandan.
Ortalık toz dumandı gece ayaz mı ayaz,
Sütçü İmam şehrinde Maraş’ımız ben beyaz.
Altı Şubat gününde çığlıklar avaz, avaz,
Kıyamet koptu san ki, ortam oldu toz duman.
İnsanlarda bir telaş sağa, sola koşuyor,
Ana baba enkazda çocuğunu arıyor.
En kazlardan gelecek bir habere bakıyor
Yıkıldı on bir ilim insanlar Per perişan.
Maraş’ım kan ağlıyor Hatay hepten yıkılmış,
Çoluk çocuk perişan ümitleri tükenmiş.
Herkes kendi derdinde sevdikleri yok olmuş
Göçük altında kalmış halleri çok perişan.
Asi nehri hüzünlü akmıyor şakır şakır,
Adana, Malatya’da sokaklar sessiz takır
Ağlıyor Gaziantep hüzünlü Diyarbakır,
Ümitle beklemekte göçüklerde nice can.
Hava puslu olunca fırsat doğdu haine,
Yağmalandı marketler kondular bedavaya.
Rabbim fırsat vermesin bizden olmayanlara,
Asalak gibi yaşar soysuz hazıra konan.
Göçükte yardım bekler dedeler ve bebeler
Yıkılmış Adıyaman gözde donan damlalar
Anneler yavrusunu yitirmiş gibi arar.
Kolon kiriş kırılmış bina çökmüş kocaman.
BOZÇALI der bu millet yanınızda her zaman,
Küllerinden doğacak bu şehirler bir zaman.
Türlü felaketlere uğrarız zaman, zaman,
Duamız sizleredir yardım etsin Yaradan.
Kayıt Tarihi : 18.2.2023 17:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!