Dokunuşlarınla dağılan yanlarımı düzeltiyor, ışıyan bakışlarınla iyileştiriyorsun.
Ellerin merhametin memleketidir, avuçlarına sığınan yarsız yurtsuz mülteciyim.
Ruhum vücudunda yatıya kalsın, üşüyorum beni elinin dışında bırakma ey sevgili.
Yanından ayrılınca öğrendim kendime giden yolu, adım isminde anlamını buldu.
Aç ömrünün kapılarını, astığın yüzünü idam sehpasından indirmeye geldim...
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan