Mahrem mahreçlerin forsalarını çıkardım yoluna
Gölgenin gölgesindeki damlalarına ıslandı hüzünlerim
Suya seni yazdım acılar köpüklerle yıkanırken
Ejderha kendi derhallerini yerken
ıslandım, uslandım ,puslandım sensizliğe
biz olduğumuz anların şerbetini içtim
tat ile adın arasında yalnızlığımı biçtim
yırtmaçlı bir geleceğin dağ eteğinde açılan gülüne
koklandım aşk cennetinin kokusuyla
yaktım bahtımı, küllerinden aşka kul oldum
ve aşk masum bir bebek gibi ağladı yüreğimde
Süt istedi meme sevili arzularından
Büyüyüp gelmek istedi ulaşılmazlarına
Kevserlerin yoktu,
gayyaların kaktüsü gölge olmuş varılmazlığına
Mazeretim ruhumun nezaretine seni almış
Kavuşma söküğü vuslatımda valsın döndürür dünyamı
gelgitlerinin serüvenlerinde kahinlerden sır sürdüm dünyana
harflerin bir bir fire verdi ruhumun banketlerinde
huzur sarayındaki kuşlara ders verdi yaralarım
gayrı senin için uçabilir bülbüller
gayrı senin için,içini dökebilir güller
gayrı senin için, sarmaşık sezişler tellenebilir
gayrı senin için yazgımdan adresiz gelişler küllenebilir
gayrı yordamsız, yorgansız yatabilirsin ömrümde
-
gayrı göz yaşınla aşk başın arasında ıslanabilir dehrin
gayrı yarım kalan yarimden yaram kalan senden açabilir aşk fecrin
gayrı yarısı sende olan benden en büyük mecnun büyüyebilir
gayrı yarım kal düşlerimin yarımküresinde Leyla ‘dan giyebilirsin
gayrı zerremin zeri sensin, gayrı yaramın incisi sen,incineni ben
Kayıt Tarihi : 9.7.2010 22:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!