…Doğuşum kadar sancılıyken başlangıçlarım, hangi tılsım ayaklarımı gömen mezarlıktan kurtarır beni?
Sökün, alın, götürün beni vatanıma! Açlıktan, susuzluktan can çekişerek ölen kardeşlerimin yanına gömün beni.Gömün ki; sıcak katreler akıtayım ölümün zemheri soğuğuna,
Gök kubbede okunan ezan-ı şerif olayım barış yetimi bebelerin rüyalarında
Nergis kokayım kan işeyen anaların saçlarında.
“Karanlığı aydınlatan her bir bombanın bıraktığı sancı dolu geceleri kırbaç sızısıyla hissedeyim tenimde,”
Götürün ki; ruhumdaki yaralardan sızan kanımla doyurayım toprağımı…
Ya; “ölmüş anaların göğsünde süt arayan savaş bebelerinin,
Öldürülmekle kalmayıp gözleri oyulmuş dedelerin”,dilleri kesilmiş nice yiğitlerin, diri diri yakılmış çocukların hesabını kim verecek? ..
Ve bunca şeyden sonra, hangi toprağa yeşermeliyim?
Hangi bulutu tutmalıyım güneşe dokunmak için?
Hangi nehir temizler günahlarımı?
Dayanıksız ve hırçın ruhum katlederken kabuslarımı, biri gelse, sarsa çocuk ruhumu, tutsa elinden, götürse vatanımın mavisine,yeşiline.
Ve sabahı beklesek.Her katran gecenin ardından güneşin doğduğuna inandırsa beni…
ŞUĞUŞE TUBA
Tuba ÇakarKayıt Tarihi : 23.4.2006 15:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Tuba Çakar](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/23/yarali-yurdum.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!