Yar telefon etmiş etmiş duymadım
Yârin gönlü bende imiş bilmedim
Madem yârim senin bende gönlün varidi
İki satır bana mektup yazsan ne vardı
Ben telefon etsem annen duyardı
Kızım sana ne oldu diye sorardı
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
De mi ya,
Eskiden "telefon mu" vardı,
Üstelik "cepte",
Kıyıda köşede, konuşacak...
Bana mektup yazsan anlardım,
Gönlün bana kaymış,
Gereğini yapardım, diyor şiir, şair...
Gerçek sevdalar o mektuplarda yaşardı, diyorum ben de,
Kutluyorum ozanım..
Yüreğine sağlık üstadım kaleminizi kutluyorum nice şiirlere diyorum selamlar saygılar sunarım
Emeğinize yürek sesinize sağlık. Değerli kaleminizden anlamlı ve güzel bir şiir okudum. Kaleminiz daim olsun. Selam ve dua ile
Madem yârim senin bende gönlün var idi
İki satır bana mektup yazsan ne varıdı
Neşet babalık bir şiir
Tebrikler
Çok güzel şiir Allah'ın selameti üstüne olsun sağlıcakla kal sağlıklı çok yaşa selamlar
Hadi sana mektubu yazdı diyelim....el altından kime verecekti de PTT ye gönderecekti:)))
Şaka bir yana ama o mektuplu yıllarda harika idim hat sanatından anladığım için zarfı bile süslü yazardım..postacılar bayılırdı... mektuptan fazla şiir yazardım... o günler aklıma geldi..
Şiir çok güzeldi ...eskilere götürdü....kutlarım can kardeşim...selamlar...
Keşke İlyas Şairim bir telefon etseydiniz de annesi hesap sorsaydı. Belki neyetinizi anlar, iş hal yoluna girerdi.
Şiirlerinizdeki duygu okura doğrudan geçmekte.
Tebrikler.
Eskiden mektuplar vardı..Yazması güzel,okuması ayrı güzel ve saklanırdı..Arada okuyup yadederdik..Bazen hüzünlü bazen sevinçli anılırdı..Güzel şiirinizi ve sizi kutluyorum..İlyas Bey..Saygılar.
Kar tanelerinin koynunda çıkacak olan kardelenlerin umuduyla beslenen mısralar . güzel bir çalışma emeğinize yüreğinize sağlık.
Yar telefon etmiş etmiş duymadım
Yârin gönlü bende imiş bilmedim
Madem yârim senin bende gönlün varidi
İki satır bana mektup yazsan ne vardı
Ben telefon etsem annen duyardı
Kızım sana ne oldu diye sorardı
Madem yârim senin bende gönlün varidi
İki satır bana mektup yazsan ne vardı
ATEŞOĞLU size varsa çok söz olurdu
Gonca gülün dersem gülün solardı
Madem yârim senin bende gönlün varidi
İki satır bana mektup yazsan ne vardı
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta