- Adının kader kadar yer tuttuğu dudaklarımda kuruyan bir özlem var.
Bu sevdayı yaşatmak için künhüme zelal akışlar bağladım. Bağıllarımla bağlandım
aynı cümlenin içindeki sana.
- Sana dair minimize özler gördüm,ütülendim aşka.Bu kırışık gönül gömleğini giyecek huzur da yok zaten..
Bir kelebeğin güneşle öpüşmesi kadardır yeniden gelişinin hayali.
Kozalaktan çıkıp, kızlığa kaçış gibi hayat, ince, sınırlı…
-Bir gülün kızıllaşması gibidir yaran,dikenleri içinde, çıyanları içinde,kanı içinde…
-YAR denen YARA ‘dır. Üç Harf yan yana kaç ömrü eskitir. Üç harf arasında bütün alfabeler, Afrika dahil hala seni seviyorum.
Aşka sen dersini verdim. Aşk dersin
-Ben dersini hiç anlatma.
- Sen,Ben, ben, sen bak bitti sözcükler. Her şey üç harf ; yalnız ölüm beş harf. O da herkese nasip bir tat olduğu için. Ama aşk herkese nasip değil, her bende yeşermez.
-Benim aşkım aşktan da öte …Duy beni!
Bir dedim, iki dedim yarın üç diyorum … Her şey üç kadar mimli, her şey üç kadar mumyalı; yalnız gidiş beş harfli..Bugün üç ile beş arasındayım. Kulak kafiyesinde “ş “ ile “ç” aynı … Gördün mü gönül kulağım senin şiirinde …
-Sen şiirimin başlığı, sen şiirimin ölçüsü, sen şiirimin ölüsü…
- Git dersin..Pek, ben gideyim de aşkı kim güdecek. Kim yanacak mısralarda? Bu dehlizin fenerini kim tutacak?
-
- Acılarını sırtlamış bir sırtlanın aşk ormanında ceylan yüreğine kaçışı gibi sustum ,koştum yalnızca…
Huzursuzluklarımın gizli öznesi bu cümlenin yükleminde ağlatıp durma. Ki senin Gazze yüreğine dokunmak ne hakkıma.
-Lanetli bir milletin millerinde aşka susamış gidiyorsun öz benime.Ben orda yaralıyım, ben orda sana pareleyim. Kudüs’üme dokunma yar.
-Son valsını yapan lanetli domuz işiyor geleceğine. Biraz daha benden kana, biraz daha …
- Bu aşk Habil’in sevdiğine akar. Bu aşk, Habil’den kabuldür. Bu yüzden şehidet arzular şelalesinde kan akar aşka.
- Sana geldim,sen tanıdık sana.
- Yar denen Yara’dır. Yaralanmaya geldim, kabuk kabuk iyileşmeye geldim. Üstüne seni yazmaya geldim.
- Bir martının kalbi gibi kanatlarımı denizime vurmaya geldim. Gam vapurundan aşk ekmeği atarak beni de peşinde sürükleme nemlican…
-Hasrete prangalı iki yüreğin küresinde buzullarım eriyor,süzülüyorum denizine.
-Güneşini öpmeye geldim,bir öğle vakti,gölgem aşkla aynı boyda…Biraz gözlerin ışıldasın, biraz sözlerin ısınsın yüreğime.
-Bir çiğdem gibi baharıma yeniden gelin olmayı özlüyor aşk ve unutamadığım.
-Gelincik tarlasında dolaşan Ankaralı gelin, İstanbul senin lanetinse benim suçum ne?
- Gelinciklerinle geldin kentime, delice…
Zamansız açmadın ,hecesiz okunmadın kitaplarımda, yüreğimin bütün minimizelerine kadar işlendin.Suç senin değildi, belki benim hiç değildi.
-Dedim ya..Yar yara’dır …Ben bu yaranın mucidi, edebi, göz yaşı ressamı, unutamayışının mumyacısı …
Zamansız uyanışların aşk kopuşlarında durulandık,kırıldık can ile ten arasında. Aşkı bitiren başka tenlerin haritasında ihanet belgeselini yazmamıştı Mecnun…
- Biz ihaneti Romeo’dan öğrendik. Aşk’ın batısı, aşkın bitişidir.
- *Aşk güneşin ilk öptüğü yerden yardır. Bu yüzden ben önce Mecnun’dum.Melekler gibi emekledim süt beyaz sevdana.
-İstanbul beni Romeo yaptı.Ah İstanbul suçlusun. Çölün neden yok? Hep arzu şelalelerin akar. Neden çölün yok, neden metruk sokaklarında ölen Mecnun yok.
- Neden son Mecnun’nu ,Romeo yaptın.Neden İstanbul?
Köklerinde aşkın bütün hazinesi saklı bir ermişliğin son iklimiyim. Bir aşk gelinciğini kış sabahı güneşe gülümsemesini uzatıyorum, seni unutmamak için.
-İmkansızlığın sızısı akar,kirli pusulalarımda…
Aşka sırt sırta verişimizin varsıl zamanlarında göz pınarlarını özledim. Yeniden damlaların kurtarır beni bu içimde yeşeren kavuşma lalesini.
- Belkileri yaşamak istemiyorum, hele keşkelerin leşlerinde ten bekleyen arzu kaplanı olmak istemiyorum…
Ten istemek aşktan değil, an istemek aşktan değil, aşk virane yüreklerin en inilmez yerindedir.
- Benim yüreğim viranelerin dem kasırgası…Bu yüzden benim aşkım anlatılmaz, yaşanmaz; ancak yazılır…Yazılardan yazgılara ,yazgılardan vicdanlara, vicdanlardan acılara kardeştir benim aşkım.
- Benim aşkım ağlatır, benim aşkım ağlar, benim aşk ben…
Esir düştüm imkansızlığına. BEN KENDİMİ EKTİM SENSİZLİĞİE … Bu yazının sonunda ağlamışsam, yar yara’dır gülüm. Yardan öte bir yerdeyim, ötelerimi ütüledim, gelmesen de olur.
Hayrettin TaylanKayıt Tarihi : 7.6.2010 22:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Tebrikler,
saygılarımla,
:)
TÜM YORUMLAR (2)