Yâr bağına girsem ne olur,
Gonca gülün dersem ne olur?
İnce belin sarsam ne olur,
Beni dert bağına bağban ettiler.
Meyhaneye dalsam ne olur,
Aşk şarabın içsem ne olur?
İçip içip sızsam ne olur,
Beni bir yola revan ettiler.
Bir pazara gitsem ne olur,
Satıp savıp yesem ne olur?
Varlığımdan geçsem ne olur,
Beni bir hırkaya mahkûm ettiler.
Bu dünyadan geçsem ne olur,
Bir menzile varsam ne olur?
Hakikati bilsem ne olur,
Beni bir hayale mecbur ettiler.
Kemter Abdal der ki, bu nasıl haldir,
Aşkın oku bu sineler deldir.
Gönül bir ummana dalda da kaldır,
Beni bu dertlere salan kimlerdir?
Kayıt Tarihi : 21.4.2025 17:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir, şairin içinde bulunduğu çaresiz ve sorgulayıcı ruh halini yansıtıyor. Dünyevi arzulara yönelse ne olacağını, aşkın sarhoşluğuna kapılsa ne değişeceğini, hatta tüm varlığından geçse bile neden olduğu bu durumdan kurtulamayacağını sorguluyor. Şair, sanki kendi iradesi dışında bir gücün etkisiyle belirli bir yola sokulmuş, belirli dertlere mahkum edilmiş gibi hissediyor. Yarin bağına girmenin, gonca gülü demenin, ince belini sarmanın sonuçsuz kalacağını düşünmesi, dünyevi zevklerin onun içindeki derin huzursuzluğu dindiremeyeceğine işaret ediyor. Meyhaneye dalıp aşk şarabını içse bile, bu durumun onu sadece geçici bir sarhoşluğa sürükleyeceğini, asıl sorununa çözüm olmayacağını düşünüyor. Bir pazara gidip malını mülkünü satsa bile, bu geçici bir rahatlama sağlayacak, ancak onu giydiği "hırkaya", yani içinde bulunduğu duruma mahkum eden asıl sebepleri ortadan kaldırmayacaktır. Bu dünyadan geçip bir menzile ulaşmanın ya da hakikati bilmenin bile onu bu "hayal"den, yani içinde bulunduğu yanılsamadan kurtaramayacağını düşünüyor. Şiirin sonunda Kemter Abdal, bu çaresiz halin nedenini sorguluyor. Aşkın okunun sinelerini deldiğini, gönlünün bir ummana dalıp kalksa bile bu dertlere kimin saldığını merak ediyor. Bu son dörtlük, şairin hem kendi içindeki aşk acısıyla hem de bu acının kaynağıyla ilgili bir hesaplaşma ve anlam arayışı içinde olduğunu gösteriyor. Şiir, bir yandan dünyevi arayışların boşunalığını vurgularken, diğer yandan da kaderci bir kabulleniş ve sorgulayıcı bir isyanı bir arada barındırıyor.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!