İstanbul’un en güzel mevsimi sonbahardır
sapsarı altınlar gibi dökülen yaprakların
ruhu okşayan hışırtısına kulak kabartılır.
Üsküdar’da, Çamlıca da içilen çayların tadı doyumsuzdur;
dökülen yaprak oldu mu hoş amma,
yitirilen dostlar olunca burulur yürekler inceden
aynı dalda yeşeren yaprakları yıkan rüzgar değil
ağacın bakımını yapan bahcevandır zannımca.
Meyve veren dalı kırmaktan haz duyuyorsa bağban
ne dal, ne yaprak kalır; ilkbahar bile artık hazan.
Ey! komşunun bağındaki gülü kıskanan bağban
hile ile mi büyür tüm goncalar
yoksa Bülbülün sevda şarkılarıyla mı?
yaşım ne ki gördüklerimin yanında
kaç yaprağı düşürdü umursamazlığın
kaç Gül aromasına hasret sinemiz
yalnızlık zordur çorak bir bahçede
yaz zordur yapraksız ağaç gölgesinde
düşen yapraklar geri dönmez bilirim
gidenin yeri dolar mı bilinmez,
isimleri yaşamalı yeni tomurcuklarda
bari onları sarartma mevsimsiz.
21,08,2003 Çamlıca-İstanbul
Kayıt Tarihi : 23.8.2003 11:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Birleşiminden güzel bir şiir çıkmış..
tebrikler.
TÜM YORUMLAR (3)