Yaprak Şiiri - Mehmet Çoban

Geçen gün
Yaprağın peşine düşmüş
Garip bir rüzgar gördüm

Başkaları
Rüzgar uçuruyor yaprağı
Zannedebilirler

İşin gerçeği
Ne yapmak istediği
Belli olmayan şekilde
Rüzgar yaprağın peşinde

Can havliyle
Rüzgarla yaprak arasına girdim
Yaprağa hadi sen yoluna devam dedim
Rüzgara ise ne işin var yaprağın peşinde
Ayıp değil mi, bırak herkesi kendi halinde
Diye bağırıp çağırdım
Biliyor musunuz dinlemedi ona yandım

Bir dedikodu
Rüzgarın sırtına binmiş dolaşıyordu
Bazıları ise altına kırmızı halılar seriyordu
Savaş çıkacakmış biliyor musunuz?
Hem de üçüncü dünya savaşı çıkacakmış
Bazıları ne de çığırtkan savaş çıkartmaya
Bilmiyorum hizmet ediyorlar hangi akla

Bir eli kolu uzun deli
Selam söylüyor rüzgarla
Geliyorum ha, yıkılın karşımdan diyor sanki
Yıkılmak ne kelime,
Bazıları daha selam gelmeden titremekte
Eli kolu el pençe divanda beklemekte

Rüzgara karşı durmak zor iş biliyorum
Rüzgarsız düşler kurmuştum onları siliyorum

Bu kadar insansızlık
Bu kadar çıkarcılık
Varken hayatta
Rüzgarsız günler olmaz dünyada

Aklın egemenliğindeki dünya
Çıkarlarına binmiş almış azıya

Eskiden kapitalist liberaller için
“Bırakın yapsınlar, bırakın gitsinler” deniliyordu

Şimdi moda artık bu söz, kurulurken yeni dünya
Kapitalisti, dindarı, solcusu, ateisti sırada
Bağırıyorlar “bırakın bizi yapalım, bırakın bizi gidelim” gerçekleşsin rüya

İp düğümünden kopmuş çözülürken
Akıl zıvanadan çıkmış delirirken
Çıkarlar bencilliği tanrılaştırmış sevinirken

Ben çıkarsız, yalansız, riyasız insan olacağım, ne garip hülya
Sen çıkarsız, yalansız, riyasız insan olacaksın, ne acayip furya

Hani gördüğün gerçek ne diye sorarsan
İnsan bekliyor insanlığı başka insandan
Kendisi ayrılmıyor hiçbir çıkarından

Hani desem ki bu yaştan sonra
Yaramaz bir kalp, bir akıl lazım bana
Şöyle delirsin çıksın özgürlükler adına
Haykırsın deli saçması şeyleri dünyaya

Akıllılar çıkarları peşinden koşarken
Herhalde deliler düzeltecek dünyayı hiç yokken

Yaprak devinimde
Koptu dalından uçuyor rüzgar önünde
Bir gün konaklayacak yeryüzünde
Can bulduracak, bulacak hayat içinde

28.05.2010 – İzmir