Yapayalnızım,
Sensizim anlayacağın.
Pazara tek başıma gidiyorum,
Sen öğretmiştin bana
Neyin taze, neyin bayat olmadığını.
En sulu limonları seçebiliyorum
Ama tek bir eksikle,
Sensiz yiyorum.
Sensiz yiyorum,
Suratımı ekşiterek,
Aynı zamanda gülemiyorum.
Sen yoksun karşımda
Sana bakıp bakıp gülemiyorum.
Tek başıma biniyorum vapura,
Her zaman ki kuytu köşemize oturuyorum.
Sana bakmak yerine
Vapurun çıkardığı beyaz köpüklere bakıyorum.
En sevdiğin yemeği yapıyorum sana cumartesi akşamları
Her seferinde yakıyorum altını,
Seni düşünmekten.
Dökmüyorum ama yemeği çöpe,
Yiyorum eski günlerimize adayarak.
Nasıl da güzel oluyor bir bilsen
Sensizliğin acısı gibi değil bu acı!
Şöyle tavşan kanı bir çay içtim mi
Yok oluyor ağzımda o tat
Bir tek yokluğunun acısı kalıyor.
Tavşan kanı çayı merak etmişsindir,
Artık kahveye gidiyorum.
Kahveci Rüstem’ in çayı da güzel oluyor hani.
Belki de yaktığım yemeğin tadından öyle geliyordur.
Sen öğretmiştin bana
Neyin gerçek neyin yalan olduğunu
Sen öğrettin bana
YALNIZLIĞI
Kayıt Tarihi : 4.9.2011 19:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Sadık Bey](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/09/04/yapayalniz-42.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!