Siyah beyaz vaveyla anılarıma bakerken
Atilla İlhanın sisler bulvarına giderken
Kaldırımlar sarhoş, yol sarhoş, ben sarhoşum
Denizler dalgalanır paramparça gözümde,
Ne aşkta gözüm var…
Ne çamurlu yolundaki çatısız durağında
Nede kendime sözüm
Tekrar ölebilirim
Ha o şapşal mermiye anlatmadı mı mauzer?
Ölü kanatılmaz, benden kan akmaz,
Ölsem de…
Bir bardak şarapla yaratırım kendimi.
Gerisi fasa fiso gerisi otuz dokuz numaralı
Ayak izlerin…
Lüzümsüzdü biliyorum.
Bu kadar açık konuşmamalıydım,
Sıcak ülke ararken savaşmamalıydım,
Silah sarhoş, at sarhoş, avrat sarhoş…
Şimdi…
Kahrolası bir meydan savaşının
Mağlubiyet sancısı zonkluyor yüreğimde…
Artık tepelime kar ağaçlarım donmuştur,
Kuşlar konmaz artık kahırlı dallarıma
Her tarafım çitlerle çevrilidir ızdırabın
Tekrar ölebilirim,
Bir daha yaratılmaksızın.
Şimdi…
Yansıyorum bir temmuz sabahından
Şairliğime mukafat verilen temmuz akşamına
Ben bana üzülmedim kızıla dönen hayallerim
Ama sanmayın ki yaşadığını
Yaşadıklarımın yaşatanları…
Kayıt Tarihi : 22.1.2006 12:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!