Bir yanı sis, bir yanı yaban otuydu
gökyüzüyle konuşan bir çocuğun düşüydün.
Gözlerin, geceye unutulmuş bir yankı
ellerinse yazdan kaçan
bir kıtanın kenarıydı.
Ay, alnında bir mühür gibi dururdu
suretin, suların telaşında erir giderdi.
Ne zaman gülümsesen
kurak topraklar kıpırdanırdı içimde—
bir bahar sancısı gibi,
susuz bir vadinin duası gibi.
“Ben sıradan bir efsaneyim” dedin
dalga geçer gibi hayatla.
Oysa seni en çok
inanmayanlar büyüttü içinde.
Ve ben,
ağzı yanık bir kervanın şiiriydim.
Gölgemde seni sakladım.
Ateşe ses verdim
susuşlarımla,
dilimle değil — yanıklarımla konuştum seni.
Kayıt Tarihi : 29.7.2025 13:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!