Yanalım diyorum fazla bir şey değil ya.
Ne kadar korkunç olabilir ki abartmayalım
Uykusuz gecelere, yırtılan ciğerlere
Sökülen kaburgalar arasında parçalanan kalbe
İşe yaramayaşından tek tek değil,
Hepsini bir kırmak istediği parmaklara
Ellere, ayaklara bir yudum yanmak diyorum
Nasıl ferah nasıl huzurludur kim bilir yanmak
Nasıl soğur eriyen kıvrımları
Her yanı delik deşik beyinlerin
Suçum var amdem madem pişman değilim
Mademki kasveti gözlerimin geceyle yarışıyor
Öyle ki bir tutam saç öyle ki ellerin
Boşuna koşarak çıkışı merdivenlerin
Karşılığı olmayan, hüç olmamış mahzun bakışlar
Huzuru dahi yoksa kirpiklerin
Suçu kabul ediyorum ki yanalım diyorum
Pek çok şey gibi yanmayı da hakettik
Tüm hak ettiklerimizden dönüşler eli boş madem
Hiç olmazsa yanmaya layık görülelim
Huzursuzca, sıkıntıyla kavuşan kirpiklere
Bir avuç yanmak ikram edilse
Solmuş tenlere, çürüyen bedene
Ellerden sıcak, bakışlardan narin
Saçlar gibi diyorum rüzgarda savrulan
Bir tutam yanmak verilse
Huzurla eğilse kirpikler
Alevlerin okşadığı saç şefkati görse
Sıcacık sarsa bedeni, paramparça kalbi ısıtsa
Kasvetli gözlere aydınlığı sunsa
Kırılmış kemikler eriyip kaynasa
Yanmak diyorum nasıl güzel
Yanmak suç değil ki
Yanmak sevildiğini anlamak gibi
Yanacaksak yanalım hakkımız değil mi?
Yanacaksak yanalım, artık yetmedi mi?
Kayıt Tarihi : 16.6.2019 00:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!