Yanlışlık oldu bayım
Yalnızlık oldu..
Her gün sulardık çiçekleri
Unutmak aykırıydı günlüklerimize
Gül kurusu kalpler bağlardık parmağımıza sırf bu yüzden
Eski zamanlardı bayım
Kaburga artıkları yoktu dişlerinizde
Her zaman yanımızda olacak kadının
her yerde yanında olmaya ant içtiğimiz
üç ayaklı dünya adaletiydi sevdamız;
sen,
ben,
gölgen-gölgem..
Devamını Oku
her yerde yanında olmaya ant içtiğimiz
üç ayaklı dünya adaletiydi sevdamız;
sen,
ben,
gölgen-gölgem..
Oyyyyy...
Dost şairim oyyy.
Kul olayım kalem tutan ellere demiş ya Pir Sultan Abdal, ben dha ne diyeyim oy...
yeniden kutlayarak,sevgili Esen...sevgilerimle birlikte...
Güne yakışan şiiri ve değerli şaireyi gönülden kutluyorum.. Sevgilerimle..
Daha önce okuduğum bir şiir. Tekrar okudum hem de memnuniyetle. Tebrik ederim, FDE, farklı tarzınız var
Güzel bir şiirdi Feriha hanım tebrikler, şiirinizi okumak zevkliydi. Kutluyor selam ve sevgilerimle esenlikler diliyorum.
Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak sayın bayan
Hep yarım kalan bir şeyleri vardır bunların zaten
Lütfen acımayınız sevgili bayan
Siz öldürmezseniz hiçbir yere zamanında yetişememekten ölecekler zira.
Kim kime eksilmekte kimi kim tamamlamakta
Yarım olmayan ne var Allah aşkına
Hangi yara hangi türküye ilhamdır
Ve hangi ilaç hangi yaraya merhemdir
YALNIZLIK YANLIŞ!..
Şimdiye kadar hiç düşünmemiştim, insan yanlışlıkla âşık olur mu diye…
Çok iyi hatırlıyorum, grup halinde bir komisyonda uzun zaman çalıştığımız arkadaşlarla gün boyu yan yana olmak; yerine göre sıcaklığını, bazen tebessümünü, kimi zaman da aynı masada karşılıklı oturmanın gereği göz göze gelerek ta derinlerine dalarak bakmak…
Aşk mıydı, hayranlık mıydı, ortam gereği duyulan yakınlık mıydı, alışmak mıydı, çekim alanına kapılmak mıydı?..
Neydi gerçekten, yerine göre, insanı böylesine bağlayan?
Neydi, gözlerini, tebessümünü gecelere taşıyan?
Neydi, maddi ve manevi sıcaklığın, ruhundaki güzelliğin etki alanını saatlerle sınırlandırmayan?
Yanlış bir yakınlık mı?
Olması gereken yanlış bir yalnızlığın mecburiyeti mi?
Adım atsan, atamazsın…
Dile gelsen, söyleyemezsin…
Kâğıt yazlamaz, kalem yazamaz olur, böylesi anlarda. Parmaklar titrer, yürek sesi kendi kendini boğar ta içerilerde…
“Yanlışlık oldu bayım!” demeye bile cesaret edecek gücü bulamaz, bakışan gözlerdeki meyleden sıcak akışlar.
“Yalnızlık oldu!” dedirttirir insana çevre, mekân, zaman ve içinde bulunduğunuz ortam.
Her şey, ölçülür biçilir; sonuçta bütün kapılar yalnızlığa açılır.
Yıllar sonra, tesadüfen karşılaşıldığında aynı mahmur, aynı mahzun, aynı melul bakışlar… akışlar devam etse bile…
Yanlıştı yalnızlık!:
Yalnızlık yanlışlıktı!..
Günlükler tutmak mı?
Yeter de artardı bile yürek sayfasında tutulanlar, gönül sayfasına yazılanlar… Sahife arası kurumuş çiçekler değil, gönle kazınmış, lakin görünmez çiçekler…
Sevgide ne et, ne kemik kokusu.
Sevgide taze pişmiş ekmek misali, tazeliğinden hiçbir şey kaybetmeyen ruhun sıcak sevda kokusu…
Yürekte fokurdayan duyguların kahvemsi, enfes aşk kokusu.
Keyif veren, kendini koklatan, iç çektiren, içine alan lezzeti…
İnsana insan gibi bakan gönül gözünün algıladığı insan kokusu…
Kaburgaya ve göğüse asla meyletmeyecek cezbeyle kendinden geçercesine semaha duran, adeta tavaf ederek bütünleşmek isteyen bir iştiyakın, bir iptilanın vuslat arzusu…
Müptelalık, biraz müzminlik; gözlerin aşk yolunda bir yıldız misali kayıp akması, “kaderimdin olmadı!..” duygusunun biraz sitem, biraz bahtsızlığın son serzenişleri…
*
Kime ne?
Yürekler, sevmek için izin mi alacaktı?
Kime ne, bakışlarımızdaki duygu parıltılarından?
Yürek yangınları için, “Yandım Mevla’m su!” mu diye feryat edecektik?..
Meydanlarda duygularımız değil, korkularımız ölürdü, öldürürdü defalarca…
Aşka tazelik ve güç veren, heyecanlardır. Heyecanını yitiren kalp, sevdasını da bitirir…
Aşk’a korku olmaz.
Aşkta bir meydan okuyuş, kaidelere başkaldırı vardır.
Aşkta maddiyatın yeri olmaz. Duygular manevi ise, aşk da maneviyatın mahsulü ölümsüz gülleridir.
Parayla değer biçilemeyecek enfes, elzem, en değerli duygu gülleri…
Mezarda da açacak kadar kıymetli…
*
GÜNE DÜŞEN ŞİİRİ VE ŞAİRİNİ BÜTÜN KALBİMLE, EN İÇTEN DUYGULARIMLA KUTLUYORUM.
Duygu küpü “Sakın kırılmasın!” diyeceğim de, antika olmadıysa!..
Efendim, son cümlemizi lütfen bir “latife” olarak alın. Yoksa “Aşk şaka götürmez!..” biliriz az çok…
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun.
Gönlünüzde aşk, kaleminizde şiir daim olsun…
En derin sevgi ve saygılarımla, dostça ve sağlıcakla…
Hikmet Çiftçi
15 Kasım 2014
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Yanlışlık oldu bayım
Yalnızlık oldu
Meydanlarda ölürdük her gün
Korkmak sığmazdı kitabımıza
Eski çok eski zamanlardı bayım
Meteliğe satılmazdık..
Guzel ve anlamli dizeler , dogru metelige satilmazdik , simdi delikli kurusu goren dokuz takla atiyor hem de en tepeden ... Tebrikler , saygilarimla. (Suayip Resadoglu)
YAŞAMIMIZDAKİ YANLIŞLAR, DOĞRULARIMIZI DAHA DA DEĞERLİ KILMAKTA...şİMDİLERDE DOĞRULARLA YANLIŞLAR ÖYLESİNE KARIŞTI Kİ BİRBİRİNE.... GÜNE YAKIŞAN ŞİİRİ VE ŞAİREYİ KUTLUYORUM İÇTENLİKLE. SEVGİLER...
Tekrar sayfadayım... Şiiri baştan aşağı, aşağıdan yukarı okudum, okudum...
Nedense aklıma girdiğim o 'ilk sınavlar' takılıp durdu, 'iki yanlış' bir doğruyu götürmezdi de, neden 'üç yanlış' bir doğruyla el ele giderdi?
Yanlışlık 'huy gibi' bir şey miydi, kolayca değiştirilemeyen bir alışkanlığa mı dönüşüyordu giderek?
Anladığım şu ki, 'yoğurdum ekşi' diyenler var oldukça, şiirler de olacak...
Güne çok yakışan şiiri ve 'şiire çok yakışan' Değerli Şaire'yi gönülden kutluyorum, bir kez daha...
Bu şiir ile ilgili 34 tane yorum bulunmakta