Yanlış kişileri sevmekten başım ağrıyor artık bitanem
İzahı çok zor durumlar bilirsin, anlarsın işte.
Mesela sevgilim bir balığı asla bir denize emanet edemezsin.
Ya da seni senden alan bir bulutu gökyüzüne öylece terkedip gidemezsin.
Ama sen... Bari gider ayak sakallarını akıtsaydın omuzlarıma.
Kim ister ki söylesene ruhunun böylesine leş olmasını...
İnsanlar birbirlerinin yanaklarındaki kederi doyunca öpemeden ayrılınca bir daha gülümsemeye alışmak zaman alıyor galiba.
Şimdi hangi şiire tutunmaya çalışsam kafiyesi eksik kalmış gibi geliyor bana.
Baksana! Nasıl da hüzünde boğuluyor şimdi kelimelerim.
Giderken şiirlerimin üstünü ört demiştim sana oysa.
Benim hayatım zaten darbelerden oluşmuş sende biliyordun, ne gerek vardı söylesene gitmene.
Biliyor musun bilmiyorum ama insanın ilk unuttuğu şey bir insanın kokusudur.
Yani insan ilk kokusundan başlarmış birini unutmaya.
Ben bir annemin ellerindeki soğan kokusunu , bir de boynunun kokusunu hatırlıyorum...
Mesela benim artık hiç bir şeyi hatırlamayı istemiyor canım.
Toplumla yaşamak için en ufak çaba sarf ediyorsam bil ki bunun sebebi sensin.
Yani ne bileyim bana babamı hatırlattın, oturdum babamın yokluğuna ağladım.
Peki Sen ne yaptın ?Bunu sormak yerine neyse boşver deyip iç çekiyorum.
İçimde, fırtınanın göbeğinde kalmış minicik bir papatya var sanki.
Bir insanda sevabına çıkıp sormuyor ki sıkılmadın mı yapraklarını dökmekten...
Tam ortasından kırılmış bir sigara edasıyla anlatmaya çalışsam derdimi, yine de kimse ciddiye almaz beni.
Her şeye gücü yeten rabbim yanımda değil mi nasılsa.
Olur da pişman olursan beni böylesine yaraladığına, git sokakta mendil satan bir çocuktan özür dile.
Ben Allah’la konuştum, ah edişlerimi affedecek...
Bilmeni isterim ki artık geceleri perdeleri de kapatmıyorum.
Hani olurda evin önünden geçersen gör hala pencerelerde seni beklediğimi...
Offf ben aynı ben olanlar yine aynı şeyler işte..
Ne zaman sana yazmaya kalksam sonu gelmiyor bu kahrolası cümlelerin.
Anneme kırgınlığımı unutup ömrüm boyunca sana şiirler yazacağım diye ödüm kopuyor.
Bu yüzden birazdan sokağa kusacağım kendimi.
Hiç tanımadığım birine sataşıp kavgalara karışacağım.
Ölümüne dayak yiyeceğim, kemiklerim kırılacak ya da ağzım yüzüm kanaya kanaya evime döneceğim.
Ama şunu unutma.
Hiçbir darbe senin vurduğun kadar titretmedi kalbimi...
Ben zaten seni yanlış tanımış olduğumu sokakta arabanın altında ezilen kediye ağlamadığını görünce anladım...
Yanlış kişileri doğru sevgiyle sevmekten başım ağrıyor artık bir tanem
İzahı çok zor bir durum bilirsin, anlarsın işte.
Burçin Çelik
Kayıt Tarihi : 25.9.2024 19:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!