Köyümüzün yolları vardı;
Yollardan birisi, ta! Bağdat’a kadar uzanıyordu,
Yol ya bu uzanacaktı elbet, uzun-uzun,
Bizim köyün, birçok yanlışları da vardı yolları gibi,
Çamur içinde ve çamur da yollar içindeydi,
Hatta yanlış hesapları da vardı,
Bağdat’a göndermek isteyip de,
Gönderemediğimiz..
Belki de geri dönmez diye,
Ama ben gene de, doğruları çok seviyordum,
Doğruların da doğrusunu;
Dosdoğru olanları..
Yakınımızda, dokuz köy daha vardı,
Ben o köylere giderdim, arada bir..
Yanlışların Bağdat’tan
Geri dönebileceğinden söz ederdim,
Dosdoğru olarak..
Ama beni kovarlardı,
Bir türlü sözümü dinletemedim nedense,
Doğruyu söylemek doğruydu belki,
Ama “her doğruyu demek doğru muydu? ”
Onu hiç düşünmemiştim.
Çünkü ben düşüncesiz biriydim.
Doğru hesapları olan,
Bu hesapları Bağdat’a gönderselerdi;
Geri dönebilirler miydi.?
Bağdat harap olmuştu..
Belki de yollarımız çamur olduğundan gidememiştir,
Gitse bile dönemeyecektir.
Çünkü yollarımız harap olmuştu
Hatta ben de, tüm hesaplar da..
Ama o dokuz köy hala ayaktaydı dimdik..
Beni kovmak için duruyordu.
Beni kovmak için..
11.11.2014
Bedri Tahir AdaklıKayıt Tarihi : 12.11.2014 13:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yanlış hesap eskide dönermiş Bağdat'tan. Şimdilerde dünyayı geip dolaşıyor da bir türlü dönmüyor sahibine geri... Çok hoş bir dille sunmuşsunuz günümüz gerçeklerini. Hadi şimdi onuncu köye ...Kutluyorum Sn. Adaklı... Nicelerine. saygımla...
TÜM YORUMLAR (21)