Söz söylemek adına konuştuğum sözlükte seni bulamadım. Seni doğrulamak için tam 5 dakika mı verdim. Şansın destelerinde ben kupa kızını çektim, sen maçanın valesiyle çalışmadığım konuyu uçurdun önüme..
Çözümsüz gibi duruyordun.
Nasıl öyle yazılmışsa süslenmişsin.Saçlarını taramış süslü bir gelin gibiydin.Sen önce bir sorusun.Bakir bir soru.Çözümüne binlerce kişi yarışır.Sana gelmek senin olmak yokuşundayım.Sanatsız bir toplum gibi,sensiz bir deneme gibi.Olmayan gibilerdeyim.İçimde Gobi çölü.Metrik hesaplar peşindeyim.Pişman edilmiş bir gelecek gibi değil geleceğim.
Sana geleceğim. ki san geleceğimin şanında Lord özlemlerim yarışacak.
Saçlarını,suçlarını,nazlarını,azınlarını çözeceğim.Tüm yolları değil.Bildiğim bir yolla seni çözeceğim.Neden yanıldın?
Kime yazıldın? Bilinmeyeni yanıtlamak zor.
Aşağıdakilerden hangisi sen varken ben varım anlamına gelmez.Gelmez ve gelinmez.Şıklar sıralanıyor.Sorun şık ve şıklı. Şık bir damat gibi,süslü bir gelin gibi.Nazlara koşan tazı gibi..
A) Alınan tüm yanıtlar yanıt olabilir.
B) Bilinen tüm bilinenler yanıt olabilir.
C) Çözümlenen tüm şıklar yanıt olabilir.
D) Doğru hep doğrudur bu da benim doğrum.
E) Emek verilen her şey bir yanıttır.
Ayağına kapandım. Gözlerinde kayboldum.
Açtım.Tokluğum sensin.Sevdalıyım.Tutkum sensin.Yaşama felsefem sensin.Her bakışın; ama doğru bakışın hayatın güneşi.Güneşsiz yaşamak,işsiz yaşamak anlamına geliyor.İşim yok,gücüm yok,sevdam yok.Bir yıldır sana koştum.Yemedim,gezmedim,yatmadım.Sana geldim.Sırf senin için yaşadım.Seni bulmak için Mecnun oldum.Çöllerde seni aradım.Susuz kaldım.Susuzluğum gider,suçsuzluğum gider; ama sensizliğim gitmez.Seni yanlış anlamalarına niceler ölmüş.
Nice:”Yanıt bir olmanın kanıtıdır.”der.Bir olmanın son sayfasında sana bilendim.Bileydin benim içimi hemen çözülürdün.
Nazların ne zaman bitecek.Ferhat oldum,dağları deldim.Deldiğim yerde ırmaklar çıktı.Su beyaz,su akıcı,su doğru.Bu yüzden kendimden eminim.19 yaşındaki genç ve güzel bir kız evli ve fakir bir köylüye sevdalandı.Ailesi onu evlatlıktan reddetmesine rağmen,o Urfa’ya iki gözlü bir eve kuma olarak gitti.
Bu da bir yanıt.Bunu çözemedim gülüm.”40 yaşında ve dünya güzeli zengin bir kadın bir eli bir kola sakat 15 yaşındaki bir genci sevdi.Tüm servetini ona verdi.Evlendiler.
Bu da bir yanıt: ama ben zor çözdüm.
Küçük bir adada yaşan genç delikanlı, karşı sahilde bir kızı sevdi, her gün yüzerek ona geldi. Bir kış günü düğünleri oldu. Yine donmuş bir denizde yüzerek ona geldi. Nikah masasında donarak öldü.
Bu da bir yanıt: ama anlam veremedim gülüm.
Önce internette chatte tanıştılar. Sonra msn de yazıştılar biri Avustralya’da biri Kanada’da… Çılgın genç özel gemisiyle Avustralya’ya geldi. Kızla tanıştı. Ailesiyle tanıştırmaya getirdi. Kanada da evleneceklerdi. Babası onu tanıyordu. Çünkü babası Avustralya da askeri ateşeyken sevgilisinden olan öz kızı idi. Buna rağmen yine de evlendiler. Buda yanıt: Ama bu anlamlandıramadım gülüm.
Eşi öldü. Çocuklu bir kadınla evlendi. Kadının 16 yaşındaki kızına aşık oldu. Kızıyla da evlendi. Hem annesi hemde kızı ile evliliği yürüttü. Bu da bir yanıt: ama çözemedim gülüm.
Dünyanın en zenginiydi. Çok çirkin bir kız sevdi. Onun adına dünyanın en büyük yapıtını dikti. Tüm duvarlarına onun fotoğrafını işledi.
Kapıları pencereleri sanki o kızdı. Canlı gibiydi kapı ve pencereler. Bütün bunlara rağmen çirkin kız aşkına karşılık vermeyip gidip evli bir adamla flört etti. Buda yanıt: ama çözemedim gülüm.
3 saat süre verdiler. Bir yıl çalışıp gel dediler. Bir yıl çalıştım. Çözdüm senle ilgili ne varsa…3 saat içinde onu çok sev ki, her doğrun bir gelecek doğursun dediler. Bunu yaptım. Sana geldim. Her yanıtın bir ömre kanıt oldu. Yüzlerce sorunun her yanıtında geleceğe dair daireler çizildi. Dünya döndü. Ay tutuldu. Güneş açıldıkça açıldı. Heyecan üstüne heyecan aldı. Sana geldim. Benimle ol: ama 3 saati aşan zaman içinde beni ne kadar çözersen o kadar.
Ey yanıtın gülü... Neden hala oradasın?
Sana yasladığım binlerce dağ var içimde,dağ üzre dağlardan geldim.
Çalışmalarım hepsini aştı, zirvene zar attım, düşüş oldu hayat. Yeryüzünün bütün denizlerini, kayalarını, çiçeklerini saklarsın renginde. Bir kalem ile bir silginin inancı hepsini anlayacak kudrette.
Soruların sonsuzluk ormanlarına benzer, yellerini bana getirecek bir günler.Sana olan sevgime ne söz, ne varlık, ne çözdüğüm onlarca test… Sevgim ulaşılmazlık kadar, kadri, vazgeçilmeyecek kadar vasli, ruhuna komşu olacak kadar sonsuz bir ışık imparatorluğudur. Işığımı yaktım,kalemimi açtım, silgimi biledim, ömrüme hazırladım çözümlerindeyim.
Ben asıl yanıtların kanıtıyım. Tek yanıt bu…
Kayıt Tarihi : 14.9.2009 20:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!