Yanılgı ve Utanç Şiiri - Eyüp Cüce

Orta sınıf bir otel,sessiz,sakin,münzevi,
Ve orta yaşlı bir bey,resepsiyon,görevi.
Senelerdir buraya bilir gelen gideni,
Bu otel onun için insanlığın madeni.

Akşam ile gecenin ortasında bir zaman,
Bir genç resepsiyona yürüdü hiç durmadan.
Telaşlı bir tavırla "Boş oda var mı" dedi,
Görevli önündeki listeyi inceledi.
Ve dedi ki "Şu anda yalnız bir odamız var,
Lakin o odamızdan memnun değil,kalanlar.
Size tavsiye etmem,başka yere bakın siz"
Adam dedi "Bir gece kalacağım,veriniz,
Nasılsa uyuyarak geceyi geçiririm,
Sorun neymiş odada,bunu bilmek isterim"
Görevli kısa kesti "Sorun bitişik oda,
Bir haftadan fazladır bir çift kalır orada.
Daha on gün kalırlar,bu her sene böyledir,
Odanın yalıtımı zayıftır,ses geçirir.
Kulağını dayayan odanın duvarına,
Biraz yorgun,uykusuz çıkıyorlar yarına.
Buyrun anahtarları eğer ısrarlıysanız.
Tavsiyemdir,seslere kulak kabartmayınız"

Adam girdi odaya,soyunup dökünerek,
Düşündü "Önce şöyle sıcacık bir duş gerek"
Duştan sonra uzandı yatağına usulca,
Bitişik odadaki konuşmayı duyunca,
Doğrulup yatağından yaslanarak duvara,
Merakla kulak verdi gelen konuşmalara.
"Aşkım,lütfen yavaş ol,çok acıtma canımı,
Hala ilk gün gibiyim,anla heyecanımı.
Bu onbirinci sene,korkumu yenemedim,
İnan sevgili kocam,normale dönemedim.
Yüreğim ürperiyor elinde gördüğümde,
Bitince,fırtınalar diniyor bu gönlümde"

Bu defa erkek sesi "Sakin ol,korkma canım.
Kabul etmesen bile ben bu işte hocanım.
Yaşlanmışız herhalde,bak ben de titriyorum,
Oysa çok sağlıklıyım,nedir bu tuhaf durum?
Sence normal değil mi üç günde bir yaptığım?
Söyle,Allah'tan sonra meylettiğim,taptığım"

Sürerken konuşmalar adam durdu aniden,
"Niye dinliyorum ki,sapıkmıyım yahu ben"
Bir müddet tereddütten sonra yine dinledi,
Erkek bitti diyordu,kadın yalnız inledi.
Adam duyduklarından tuhaf duyguya daldı,
Ve bu tuhaf duyguyla derin uykuya daldı.

Uyandığında vakit öğlene yaklaşmıştı,
Resepsiyondaki de göreve başlamıştı.
Anahtarı gülerek verirken görevliye,
Dedi "Bu çılgın çifti anlatmadın ne diye
Sabah ezana kadar çılgınca seviştiler.
Vallahi anlatamam,ne geceydi birader"

Görevli şaşkınlıktan donmuş bakışlarıyla,
Ve gözlerinden akan hüzünlü yaşlarıyla,
"Ne sevişmesi yahu,kuzum deli misiniz?
O çift her sene gelir,biz onları biliriz.
On yıl evvel evlenip,balayını burada,
Geçirmiştiler,hem de yine aynı odada.
Bu çift her sene aynı odayı kiralarlar,
Lakin tam on senedir kadın kansere duçar.
Kocası bile bile evlenmişti inanın,
Bu adamda toplanmış şefkati,bin ananın.
Adam üç gün arayla ağrı kesici vurur,
On yıldır yüzündeydi bu iftihar,bu gurur.
Bu gece sabah vakti kadın rahmetli oldu,
Adamı yatıştırmak çok da zahmetli oldu"

Bunları anlatırken görevli ağlıyordu.
Odayı dinleyenin bağrını dağlıyordu.
Adam sessiz sedasız ayrılırken otelden,
Birşey anlamamıştı seyredenler bu halden.
"Demek iğneymiş" dedi "Demek kansermiş" dedi,
Utandı; utancından yere girmek istedi.

Hiçbir şey sanıldığı gibi değildir dostlar,
Nefs her zaman reşittir,sabi değildir dostlar.
Yaratan hiç kimseyi yapmasın nefs esiri.
CÜCE bir alıntıyla şiir etti nesiri.

Eyüp CÜCE