YARASA
Sen yalansız yaşamaklara çizdiğim resmimdin.
Bilirim şimdi ellerin olduğunu.
Beni ellerim koynumda bırakıp,
Hiç hesapsızca gidişin;
Ve gidişinle, dayayışından;
Dayayışını umursamayışından belliydi,
Ayrılığın tetiğini şakağıma…
Bilirim zordur nakışsız, gösterişsiz;
Sapına kadar delikanlı,
İliklerine kadar dürüst ve harbi.
Yani yüreğim gibi,
Yani sana olan sevdam gibi,
Bir sevdanın yükünü taşımak.
Taşıyamadın da,
Niyetinde yoktu zaten;
Ne taşımaya,
Ne de benimle koca bir sevda olan.
Bu hayatı yaşamaya,
Noktası, virgülü,
Tırnağı ve ünlemi sen olan,
Bir ömrü paylaşmaya…
Şimdi her şey çok daha net gözümde.
Oysa sen geldiğinde,
Kördü gözlerim.
Ve geceydi.
Issız bir karanlıkta,
Ağır nikotin nöbetlerinin,
Yoğun duman ve is kokusu şeklinde beliren,
İzlerini odamdan silmek için araladığım,
Penceremden içeri,
Bir Mart ayazında,
Ansızın giriveren,
Kanat çırpışlarından,
Önce saçak altına sığınan,
Sonra atmosferimin sıcaklığını fark edip,
İçeri süzülen,
Ürkek bir kırlangıç zannettiğim;
Lakin bir kırlangıç olmadığını,
Gözlerim ağlamaktan yorulduktan,
Darbelerinle oyulduktan sonra anladığım;
Hain bir yarasaydın sen…
Kayıt Tarihi : 30.11.2009 02:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!