Kınanmış sevdanın yanık türküsü
Çalmıyor sazları, telleri kırık
Basılmış göğsüne kanlı örtüsü
Akan gözyaşların sil ılık ılık
Mevsim güze düşer, soluyor güller
Acın sadra düşer, doluyor gözler
Gösterme yaranı, tuz basar eller
Yârsız kalan ömrün çöl ılık ılık.
Çok çağladık amma şimdi durulduk,
Dostun kurşunuyla derin vurulduk,
Hırçın rüzgâr idik, esip savrulduk
Çisin düşmüş bağın sol ılık ılık.
İnsanı tanımak istersen eğer,
Revanı yolları yormaya değer.
Gülistanı olmak istersen eğer
Gözünde mor çiçek aç ılık ılık.
Kul Aydıni' der ki karlı dağların,
Vurdu sam yelleri geçti çağların,
Gayri artık kuş beslemez bağların
Geldi yolun sonu der ılık ılık.
Kayıt Tarihi : 18.3.2021 14:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sabah saatlerinde yazdım
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!