Gözlerin, sustuğum cümlelerin devamıydı,
dokundukça eksiliyordum,
bir yankı gibi düştüm içinin boş sokaklarına.
Bu aşk, harfleri unutulmuş eski bir mektup,
karşılıksız dua, sönmeye direnen bir mum alevi.
İmkânsızdı, evet,
ama kim yasaklayabilir bir kelebeğe ateşi
Kim durdurabilir gözlerini içime kazımamı
Ellerin ellerimde solmadan
hangi yasa, hangi Tanrı silebilir tenimdeki izini
Sokak lambalarının titrek ışığında
gizlice yürüyen bir fısıltıydık,
saatler susarken zamana inat
bir mevsimi eksik bırakan bir yaz,
görünmez bir akşamüstü,
bütün şehir bilmese de hissedilen.
Şimdi her kelimede ismin saklı,
her sokakta izlerin,
her şarkıda sustuklarımız…
Ve ben, dudaklarında eksik bir cümleyim.
Ama ne olur, sonunu söyleme bana.
Bu hikâyeler hep yarım kalır,
biz hep en güzel yerinde susarız.
Ve aşk, en çok saklandığında yanar.
Turgay Kurtuluş
Turgay KurtuluşKayıt Tarihi : 2.3.2025 15:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İmkânsız bir aşkın küllerini anlattım. Eksildikçe büyüyen, sustukça derinleşen bir yangındı bu. Zamanın silemediği izler, kelimelere sığmayan hisler ve en güzel yerinde yarım kalan bir hikâye... Çünkü aşk, en çok saklandığında yanar.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!