Keşke;
siyaha sarmak zorunda kalmasaydınız diğer renkleri.
Bulutun buluta dolanmasındaki
o bir tek anın sonunda
kopacak olan kıyameti
düşünüyormuşsunuz gibi.
karartmışsınız kendinizi
Sanki biri;
itina ile silmiş ayak izlerinizi.
Sonra, ansızın arkanızdan itmiş de sizi
kınalı bir parmağın ucundan
sonsuz kere yerin dibine
düşüyormuşsunuz gibi
çığlıklara asmışsınız sesinizi
Belli ki;
hala soğumamış içinizdeki yangın yeri.
Minik bir kıvılcım
yeniden ateşlerken sönmüş külleri
teninize yerleşen donuk bir gri
morartmış dudaklarınızı
üşüyormuşsunuz gibi
Peki......
neden titriyorsunuz ki?
Yoksa! erken mi çektiniz
anıların üstündeki ıslak örtüleri.?
Kayıt Tarihi : 28.7.2004 14:34:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
neden titriyorsunuz ki?
Yoksa! erken mi çektiniz
anıların üstündeki ıslak örtüleri.?
Düşündürücü :((( Kaleminize sağlık...
kınalı bir parmağın ucundan
sonsuz kere yerin dibine
düşüyormuşsunuz gibi
çığlıklara asmışsınız sesinizi'
biri mi itti, ben mi kendimi ittim yoksa bir 'şey' mi ? Ne severiz itilmiş olmayı değil mi Androslu, başka türlü 'düşmüş' olamayız değil mi, atlamış oluruz; başka türlü çığlıklara asamayız değil mi sesimizi, sadece basit bir çığlık oluruz.. ve küllerimizin arasından ateşi güçlendirecek kıvılcımları içimizde özenle sakladığımızın bu yüzden farkına varmak istemeyiz değil mi Androslu ?
Paradokslar ne güzeldir değil mi şair, ama onları böyle bir tınıyla vermek çok ustaca.. güzel müzik.
not: anladım şimdi, cini şişesine neden koymadığını, neden kendi içinde tuttuğunu
sevgiler
nefis
yeniden ateşlerken sönmüş külleri
teninize yerleşen donuk bir gri
morartmış dudaklarınızı
üşüyormuşsunuz gibi
Peki......
neden titriyorsunuz ki?
Yoksa! erken mi çektiniz
anıların üstündeki ıslak örtüleri.?'
Anıların üstünü örtmek istemeyince küçücük bir kıvılcım bile erken-geç demeden çekip alıyor örtüleri... Çok güzeldi... Sevgiyle kalın...
Gaye Çoğal
TÜM YORUMLAR (6)