Ben senin darmadağın bıraktığın şairim, bir romanın sonu olmayan, bitmeyen bir şiir. Hasretin beni yorgun gecelerimde tutsak ediyor, gözlerinde sabrım usulca eriyor. Gözlerin ömrümü ateşinde kurutan bir yangın, beni içine çeken, beni tüketen. Hasret, çelik mengene gibi sıkar usulca gözlediğin kan kızıl akardı, usul usul yıllar uzardı, sensiz azalmazdı da hasretin. Gözlerin sevda çağı, hasret her çağdan çetin sessizliğin adını koyamadım. Yıllardır senin ismini bile duyamadım, dudağımda her hece seni bana çağırır. Geceler her saniye başka hüzün doğurur, zaman sensiz tükenir, ömür sensiz biter de. Akrebin kıskacında zaman bizi yorar, ah, ne olur bir kere deseydin kirpiğine bahar çiğnesi gibi. Yazsaydın kirpiğine istemezdim, ama ne huzuruna mutluluk dilerdim, seninle mutsuz olsaydın, ona bile gülerdim. Seni çağırır sesler, şarkılarda saklısın, ağlayamam sensizken, gözlerimde yüklüsün. Kirpiğimin ucundan düşmandan çekinirim, sensizlikten dert yanar, hasretten yakınlarım. Özlemlerin adı sen, hasretin her bir rengi, söyle bana sevdicek, var mı bu derdin dengi?
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.