Ahmed Paşa'nın gazeline Tahmis
Dünyâyı yakan kirli duhân yandım elinden
Mağrib malı uydurma zebân yandım elinden
Âhû gözlüm, cem-i zemân yandım elinden
“Ey fitnesi çok kavli yalan yandım elinden”
“Yüz naz ile bin gönlüm alan yandım elinden”
Râm olmayan âşıklara mahvolma dilersin
Her geldiğin an herkesi ma'nen büyülersin
İstersen eğer may dolu bezm-gâha gidersin
“Sen şem gibi gayr ile mecliste gülersin”
“Ben akıtırım yaş ile kan, yandım elinden”
Her dem bana söylerdi suhan gizli kodundan
Altınla gümüş boncuğu sarkardı boyundan
Gençlik günü herkes gibi zevk aldık acundan
“Ney gibi deldin ciğerim aşkın odundan”
“Her dem ederim âh ü figân yandım elinden”
Ey dertli Fatin şimdi o gülzâr değil ahdar
Artık aranızdan esiyor buz gibi rüzgâr
Dün kurduğunuz pakt olmadı pây-dâr
“Ahmet çeke cevrini vü lûtfun göre ağyâr”
“Ey şefkati az Şûh-i cihân, yandım elinden”
Duhân = duman, tütün
Mağrib = batı
Âhû = ceylan
Zebân = lisan, dil
Cem-i zeman = daima
Kavl= söz
Râm = itaat, mutî
Ma'nen = ruhca, duyguca
Bezm-gâh = eğlence yeri
Şem = parlak ve sıcak mum
Gayr = yabancı
Suhan = söz, kelam
Acun = dünya
Gülzâr = gül bahçesi
Ahdar = yeşil
Pây-dâr = devamlı, başarılı, sürekli
Cevr = sıkıntı
Şûh-i cihan = dünya güzeli
Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün
/ / . . / / . . / / . . / /
Kayıt Tarihi : 30.5.2010 04:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!