**
Yirmi dört Nisan gülüm, iki bin on sene,*
Selamünaleyküm can, Cumartesi loş yine.*
**
Sonunda yok olmak mı, yaratıldık niçin? *
Toprak yer gül bedeni, bu masraf ne için? *
**
Şems hem soba ve lamba, milyon yıl sır döner,*
Dünya desen bir gemi, fezada fır döner.*
**
Her biri bir topaç gibi, ilk hızı kim vermiş,*
Her biri hâla döner, dengeyi kim dermiş.*
**
Yeryüzü kışın ölür, her bahar dirilir,*
Kuru dallar yeşerir, gaybi can verilir.*
**
Semadan Rahmet yağar, yeryüzü can kaynar,*
Damarlarda kan deli, gençler koşar oynar.*
**
Meyveler salkım saçak, çiçekler gül öbek,*
Her yerde binler doğum, her yavru gül bebek.*
**
Bunlar tesadüf değil, bir ibret görene,*
Ekser beşer düşünmez, pek gafil köre ne.*
**
Yer, içer hayvan gibi, âkibet ne bilmez,*
Gayesi ten lezzeti, marifet ne bilmez.*
**
Aklına ölüm gelmez, söz unutmak ister,*
Türlü bahane bulur, göz uyutmak ister.*
**
Başını kuma sokar, deve kuşuna bak,
Koca gövde dışarda, ahiri av olmak.*
**
Aşık Uslu ölüm var, sırada belki sen,*
Kabirde uyanır can, eyvah der “yandım ben”.*
**
Âşık Uslu 24.04.2010 – 20:04 Niksar
(Zübeyir Güngör Uslu)
Kayıt Tarihi : 24.4.2010 15:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yeni bir Baharın ilahm ettiği bir teffekkür boyutu...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!